Examples of using "Theory" in a sentence and their turkish translations:
Tom'un teorisi nedir?
Senin teorin nedir?
Bu benim teorim.
Bu teoridir.
Bu sadece bir teori değil.
Altında yatan basitti:
O, teori konuşmuyor.
Ne ilginç bir teori!
O oldukça bir teori.
Teorimi yeniden inceledim.
Bir teorimiz var.
Tom müzik teorisi okudu.
Bu ilginç bir teori.
O sadece bir teori.
Bu sadece bir varsayım.
Tom'a teorini söyle.
Tom'un bir teorisi var.
Benim bir teorim var.
Teorini onlara söyle.
Teorini ona söyle.
Teorini ona söyle.
O tartışmalı bir teori.
Sami'nin teorisi sorgulandı.
Teorin yanlış.
o pesimistik ''zirve petrolü'' teorisi savunucularının tahminlerinin ötesinde. Bu teoriye
Teori kabul edilmiş değil.
Deney teorisini doğruladı.
O, kendi teorisini geliştirdi.
Darwin, evrim teorisini geliştirdi.
Bu harika bir teori.
Benim kendi teorim var.
Bu bilimsel teori tartışmalıdır.
Onun teorisi kesinlikle gerçek dışı.
O teori genelde kabul edilmektedir.
O teori genelde kabul edilmez.
Uygulama, teoriden daha iyidir.
Bir teorin var mı?
Bu bir teori olur.
O teoriyi alıyor musun?
Ben bu teoriyi kabul edemem.
Veriler teoriyi destekliyor.
Bu teori, bilimsel açıdan tartışmalıdır.
Onun kendi teorisi var.
Tom'un bir teorisi yok.
Bu teori her şeyi kapsıyor.
Başka bir teori öneriyor musun?
Bir teorim var.
Bu çok ilginç bir teoridir.
Benim bir çalışma teorim var.
Bu teori çok tartışmalı.
Tom kendi teorisini geliştirdi.
Onun teorisini anlamak zordur.
Öğretmen resimleri kullanarak teorisini açıkladı
Onun teorisi ayrıntılı soruşturmaya dayanmaktadır.
Teoride, teori ve pratik aynı olmalıdır ama uygulamada değildirler.
Renk teorisinden bahsedebilirim;
Teori henüz kabul edilmemektedir.
"Teori" kelimesi genellikle yanlış kullanılır.
O, kendi teorisi ile sıkıştı.
- Ben senin teorinin yanlış olduğunu düşünüyorum.
- Bence senin teorin yanlış.
Bu bilimsel teori çok tartışmalıdır.
Tom hakkında bir teorim var.
Olanlar hakkında teorin nedir?
Onlar Darwin'in evrim teorisine karşı çıkıyorlar.
Senin teori ile pratiği birleştirmen gerekiyor..
Kapa çeneni Albert, teorin saçma.
Teorik tarafını matematikçilere bırakıyoruz.
Onun teorisi gerçeklere dayanır.
Bu teori Japonya için geçerlidir.
Bir teorin olduğunu söyledin.
Onlar hakkında bir teorim var.
Onun hakkında bir teorim var.
Onun hakkında bir teorim var.
O, teorisini diyagramlarla açıkladı.
Sana teorimi anlatayım.
Onun bir aptal teorisi olduğunu düşünüyorum.
Bay Johnson teorisinde ısrar ediyor.
Bu teori üç kısımdan oluşur.
Teorini uygulamaya koydum.
Bu tavsiyenin altında yatan teori nedir?
Zamenhof teorisini uygulamaya koydu.
- İzafiyet teorisini kim icat etti?
- Görelilik kuramını kim icat etti?
Bence bu aptalca bir teori.
Teoride, teori ve pratik arasında hiçbir fark yoktur. Fakat pratikte var.
Albert Einstein'ın görelilik kuramı, paralel evren teorileri
Bunun aksini söyleyen bir kuram yoktur
Pratiği olmayan teori işe yaramaz.
Sanırım temel teorin yanlış.
Teori benim için çok soyuttur.
Onlar Tom'un yeni teorisini küçümsüyorlar.
Darwin'in evrim teorisini inceledin mi?