Translation of "Successfully" in Turkish

0.014 sec.

Examples of using "Successfully" in a sentence and their turkish translations:

They did it successfully.

Onlar bunu başarılı olarak yaptı.

Dan successfully eluded police.

Dan, polisi başarıyla atlattı.

Tom did that successfully.

Tom bunu başarıyla yaptı.

He successfully passed the exam.

O, sınavı başarıyla geçti.

The surgery was successfully completed.

Ameliyat başarıyla tamamlandı.

The treatment is going successfully.

Tedavi başarılı olarak gidiyor.

Tom successfully completed the program.

Tom programı başarılı olarak tamamladı.

He successfully realised his dream.

O, hayalini başarılı bir biçimde gerçekleştirdi.

They've defused the bomb successfully.

Onlar bombayı başarılı bir biçimde etkisiz hale getirdiler.

And the peak was scaled successfully.

...zirveye ulaşmayı başardılar.

We carried out our mission successfully.

Biz görevimizi başarıyla yerine getirdik.

He completed his mission very successfully.

O çok başarılı bir şekilde görevini tamamladı.

Your mail has been successfully sent.

Postanız başarıyla gönderildi.

Scientists have successfully created time crystals.

Bilim adamları başarıyla zaman kristalleri oluşturdular.

All of them were coming out successfully

hepsinde de başarıyla çıkıyordu üstelik

The detective has successfully solved the mystery.

Dedektif gizemi çözmeyi başardı.

He managed to find a new job successfully.

Başarılı bir şekilde yeni bir iş bulabildiler.

She successfully crossed the Pacific with a ship.

O başarılı bir şekilde bir gemi ile Pasifiği geçti.

She successfully got him to tell the truth.

O, başarılı şekilde ona gerçeği söyletti.

- Tom successfully convinced many people that he possessed paranormal powers.
- Tom successfully convinced many people he possessed paranormal powers.

- Tom, çoğu insanı başarıyla paranormal güçleri olduğuna ikna etti.
- Tom, çoğu insanı başarıyla normal ötesi güçleri olduğuna ikna etti.
- Tom, çoğu insanı paranormal güçleri olduğuna başarıyla ikna etti.
- Tom, paranormal güçleri olduğuna çoğu insanı başarıyla ikna etti.
- Tom, çoğu kişiyi başarıyla paranormal güçleri olduğuna ikna etti.
- Tom, çoğu kişiyi başarıyla normal ötesi güçleri olduğuna ikna etti.
- Tom, birçok kişiyi başarıyla normal ötesi güçleri olduğuna ikna etti.
- Tom, birçok kişiyi normal ötesi güçleri olduğuna başarıyla ikna etti.
- Tom, normal ötesi güçleri olduğuna birçok kişiyi başarıyla ikna etti.

Trying to pull out successfully from this slave boy

karenin alanı hakkında oldukça sıkı bir formülü ispatlamayı

- He successfully passed the exam.
- He passed the exam.

O sınavı geçti.

He's successfully caught the big rat in the kitchen.

Başarılı bir şekilde mutfakta büyük bir sıçan yakaladı.

I successfully gave up nail biting on my own.

Ben kendi başıma başarılı şekilde tırnak yemekten vazgeçtim.

Then, he successfully exits all 126 risky transactions he made.

Derken, yaptığı 126 riskli işlemin tamamından başarılı şekilde çıkıyor

You only have one life. Live it happily and successfully.

Sadece bir tane hayatın var. Onu mutlu ve başarılı bir şekilde yaşa.

Rosetta's probe, Philae, has successfully landed on the comet 67P/Churyumov–Gerasimenko.

Rosetta sondası Philae, 67P / Churyumov-Gerasimenko kuyruklu yıldızına başarıyla indi.

However, there are instances in history where entire peoples were successfully exterminated.

Buna rağmen,tarihte tüm insanların başarılı bir şekilde yok edildiğine dair örnekler var.

I found out that you had successfully passed the entrance exam. Congrats!

Giriş sınavını başarılı şekilde geçtiğini öğrendim. Tebrikler!

Tom successfully carried the state with nearly sixty percent of the total statewide vote.

Tom başarılı bir biçimde tüm eyaletteki oyların yaklaşık yüzde sekseninin desteğini alacak duruma erişti.

We can only hope that Saudi Arabia can successfully follow the example set by Dubai.

Suudi Arabistan'ın Dubai tarafından açılan bu yolu başarılı bir şekilde takip edebilmesini biz sadece umabiliriz

The United States successfully depopulated Indian lands. In other words, the United States carried out a successful genocide.

Amerika Birleşik Devletleri, başarıyla Yerli topraklarının nüfusunu azalttı. Başka bir deyişle, Birleşik Devletler, başarılı bir soykırımı gerçekleştirdi.

Apollo 14 successfully completed its mission and returned to the Earth with 43.5 kilograms of lunar rocks and soil.

Apollo 14 görevini başarıyla tamamladı ve dünyaya 43.5 kilogram Ay kaya ve toprağıyla döndü.

- I prevail on her to have a date with me.
- I successfully persuaded her and we went on a date.

Onu başarılı bir şekilde ikna ettim ve flört ettik.

"Has your father remarried by now, or does he have a girlfriend?" "No! I have successfully repelled all contenders! I want mum and dad to get back together!"

"Baban şimdiye kadar yeniden evlendi mi yoksa kız arkadaşı mı var?" "Hayır, tüm yarışmacıları başarılı bir şekilde püskürttüm! Annemle babamın bir araya gelmesini istiyorum!"