Examples of using "Stroke" in a sentence and their turkish translations:
Bir: inme.
Felç geçirdim.
Tom beyin kanaması geçirdi.
Onun bir felci vardı.
Beyin kanaması geçirdik.
Bir felç geçirdim.
Sami bir felç geçirdi.
Tom felç geçirdi.
Anneannem bir felç geçirdi.
Tom az önce bir felç geçirdi.
Kedini okşayabilir miyim?
Tom bir sıcak çarpması geçirdi.
Tom felç geçirdi mi?
Az önce felç oldum.
Tom bir felç daha geçirdi.
Sami'de inme benzeri semptomlar vardı.
Tom bir felçten ölmüş olmalı.
İki türü var:
- Geçen yıl bir inme geçirdim.
- Geçen sene felç geçirdim.
Ben daha önce felç oldum.
Bu dahiyane bir fikirdi.
Felç geçirdin, değil mi?
Tom aniden bir felç nedeniyle öldü.
Tom felç geçirdi.
kalp hastalığı, felç ve kanser açısından daha düşük risk taşıyor
Leyla kırk dördüncü doğum gününden sonra inme geçirdi.
Her ambulans ve her hastane inmenin türünü anlayarak
Aslan bir darbede avını sona erdirdi.
Sadece şiddetli felç geçiren insanları hayatta tutmakta daha iyi olduk.
Araştırmam bunun felçten iyileşmeye de uygulanabileceğini gösteriyor.
Beynin felç geçirdikten sonra iyileşmesine yardımcı olmak daha zor oluyor.
Yine de birkaç Polisi'nden biriydi parlak ve akıllı ajanda,
Yirmi iki yaşındayken, ben kurbağalama yüzüşün ustasıydım.
Başkanın adamları ipten alacak gücü vardı, bir kalem oynatmaya bakardı iş.
Birçok insan hemen zengin olmak hayaliyle piyango bileti alır.