Translation of "Splitting" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Splitting" in a sentence and their turkish translations:

You're splitting hairs.

- Kılı kırk yarıyorsun.
- Sen kılı kırk yarıyorsun.
- İnce eleyip sık dokuyorsun.
- Sen ince eleyip sık dokuyorsun.
- Ufak ayrıntılar üzerinde fazla duruyorsun.
- Sen, ufak ayrıntılar üzerinde fazla duruyorsun.
- Kılı kırk yarıyorsunuz.
- İnce eleyip sık dokuyorsunuz.
- Ufak ayrıntılar üzerinde fazla duruyorsunuz.

We're splitting the bill.

Biz faturayı paylaşıyoruz.

I have a splitting headache.

Yarım baş ağrım var.

I had a splitting headache.

Aşırı bir başağrım vardı.

Tom and Mary are splitting up.

Tom ve Mary ayrılıyorlar.

Did you hear about Tom and Mary splitting up?

Tom ve Mary'nin ayrılmaları hakkında bir şey duydun mu?

- I have a severe headache.
- I've got a splitting headache.

Şiddetli bir baş ağrım var.