Examples of using "Solely" in a sentence and their turkish translations:
Güç acaba yalnızca yönetim kurulu odalarında,
Ampirik veriler yalnızca gözleme dayanır.
Biri yalnızca hava ve sevgiyle yaşayamaz.
Onların yalnızca yağmura bağımlı olmaksızın toprağı sulayabilmeye ihtiyaçları var.
Sadece kadınların yaşadığı bir gezegenden misin?
Ekoloji açısından, Antarktika turizm için ya da ticari keşif için değil, sadece araştırma için korunmalıdır.