Translation of "Solely" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Solely" in a sentence and their turkish translations:

Does power exist solely in the boardroom

Güç acaba yalnızca yönetim kurulu odalarında,

Empirical data is based solely on observation.

Ampirik veriler yalnızca gözleme dayanır.

One cannot live solely on air and love.

Biri yalnızca hava ve sevgiyle yaşayamaz.

They need to be able to irrigate without relying solely on rain.

Onların yalnızca yağmura bağımlı olmaksızın toprağı sulayabilmeye ihtiyaçları var.

- Are you from a planet solely populated by women?
- Are you from a planet on which only women live?

Sadece kadınların yaşadığı bir gezegenden misin?

From the standpoint of ecology, Antarctica should be reserved solely for research, not for tourism or for commercial exploration.

Ekoloji açısından, Antarktika turizm için ya da ticari keşif için değil, sadece araştırma için korunmalıdır.