Examples of using "Receive" in a sentence and their turkish translations:
Biz alıp paylaşırız.
Yemek pulları alıyorum.
Mektuplarımı aldın mı?
Mektubu aldın mı?
Tedavi görmek zorundayım.
Hediyeleri alacağım.
Onun davetini aldınız mı?
İste ve alacaksın.
Paketimi aldın mı?
Finansal yardım alacak mıyım?
O, çiçekleri almadı.
Hiç yardım alacak mıyım?
Ne kadar alacağım?
Tom'un davetini aldınız mı?
- Çiçekleri aldın mı?
- Çiçekleri aldınız mı?
Tom herhangi bir cevap almadı.
Bir davet aldınız mı?
Mektubumu aldın mı?
Mesajımı aldın mı?
ama bırakın da çocuklarımız eğitim görsün
Sen hediye almayacaksın.
Mektubu alana kadar bekle.
Bu e-postayı başka biri aldı mı?
Telgrafı ne zaman aldın?
Sık sık ondan mektup alırım.
Ben ödülümü almak için arıyorum.
Öğrenciler en yüksek sesli tezahüratı alıyor.
Utangaç öğrenciler çoğunlukla daha düşük notlar alır.
Sami yaklaşık 13.000 dolar alacak.
Sık sık Tom'dan mektuplar alıyorum.
- Onu kimden aldın?
- Bunu kimden aldın?
Ondan bir mektup bile almadım.
%20'lik bir payı ise Brezilya ve Arjantin'e gidiyor.
Mutlu bir gülümseme ile onu çekelim.
İki başarı sertifikası alacaksın.
Ödül almaya hak kazandı.
Arkadaşlardan mektup almayı severim.
Yarın karnelerimizi alacağız.
Bugüne kadar mektubunu almadım.
Maaş çekimi aldığım için mutluydum.
Almak için onu uygun buluyorum.
Tüm katılımcılar bir tişört alacak.
Biraz tavsiye aldığıma memnun olmuştum.
İşçiler her Cuma ücretlerini alırlar.
Tom henüz ziyaretçi kabul etmek için hazır değil.
Tom kesinlikle ödülü almayı hak ediyor.
Tom'un para alması gerekmiyordu.
Tom'un bir miktar para alması gerekiyor
ve benden aldığın onur.
Onları aldığında lütfen bana bildir.
Önümüzdeki pazartesiye kadar mektubu almalısın.
Yarışı kim kazanırsa ödülü alacak.
Mümkünse, bir cevap almak isterim.
Ondan bir mektup bile almadım.
Birkaç gün içinde bir bildirim alacaksınız.
Mesajları alamıyorum. Posta kutumun sorunları var.
John o ödülü alacak ilk kişiydi.
Misafir ağırlayabilmek için büyük bir kanepeye ihtiyacın var.
Lütfen başsağlığı dileklerimi kabul edin.
Şifrenizi almak için aşağıdaki soruya cevap verin.
Eğer kötülük verirseniz kötülük alırsınız.
- Vermek almaktan daha iyidir.
- Veren el alan elden üstündür.
Onu tutukladın mı?
Genç çiftler kaç tane hediye alabilir?
- Ne zaman ve nerede hediyeyi aldın?
- Hediyeyi ne zaman ve nerede aldın?
Tom işi için hiç para almadı.
Onlar parasını nasıl almak istiyor?
Onlar, parasını nasıl almak istiyor?
- Çeşitli kaynaklardan bilgi ediniyorum.
- Çeşitli kaynaklardan bilgi edinirim.
Her zaman bir e-posta almaktan mutlu olurum.
Yakında çok güzel bir haber alacaksın.
Yasalar emekli olmamıza olanak sağlıyor.
Bu mevsim grip aşısı oldunuz mu?
Çocukluğunuzda aşı oldunuz mı?
10 Ocak tarihli e-mail'imi aldın mı?
Vermek almaktan daha hayırlıdır.
Dün sana gönderdiğim mesajı aldın mı?
Ben mektup alamam. Benim bir adresim yok.
O, tedavi görmesi için kızını Avusturya'ya götürdü.
Bugün Meryem'den hiç e-posta almadım.
Onlar her ay 247.32 euroluk bir ödenek alırlar.
Hasarlı bagaj için hiç tazminat aldın mı?
Maaşımı alır almaz sana geri ödeyeceğim.
Onu dün yolladım. Yarın onu alabilirsin.
Birçok ülkelerde öğretmenler yüksek ücretler almaz.
Bunu sizden aldığım için çok memnunum.
Noel için ne hediye almak istersiniz?
Yakında değerli bir paket alacaksınız.
Bizim hayalimiz çocuklarımızın iyi bir eğitim almalarıdır.
Eğer mümkünse, ben dava ile ilgili yeni bilgiler almak istiyorum.
bulacağınız açıklama şöyle olurdu:
ve Nobel Barış ödülünü alan ilk Afrikalı kadın
O kabloya dokunursan şok geçirirsin.
Noel Baba, Noel için bir kız arkadaş ağırlamak istiyorum.
Mektubumu aldın mı?
Onları hafta sonuna kadar almalısın.
Onun davetini aldın mı?
Çiçekleri aldın mı?
Mesajımı aldın mı?