Translation of "Pumpkin" in Turkish

What a big pumpkin!

Ne büyük bir kabak!

- Tom won the pumpkin-carving contest.
- Tom won the pumpkin carving contest.

Tom kabak oyma yarışmasını kazandı.

I will eat pumpkin pudding.

Kabak pudingi yiyeceğim.

My pumpkin was the best.

Benim kabağım en iyisiydi.

Tom's pumpkin was the winner!

Tom'un kabağı kazanandı!

Is eating raw pumpkin safe?

Çiğ kabak yemek güvenli midir?

"What're you making?" "It's pumpkin soup."

"Ne yapıyorsun?" Balkabağı çorbası."

We had a pumpkin-carving party.

Balkabağı oyma partisi yaptık.

Do you want some pumpkin pie?

Biraz kabak turtası ister misin?

I like to drink pumpkin soup.

Ben kabak çorbası içmeyi severim.

Do you believe in the Great Pumpkin?

Büyük Balkabağı'na inanıyor musun?

The little bumpkin bought a big pumpkin.

Küçük ahmak büyük bir kabak aldı.

Tom baked his wife a pumpkin pie.

Tom karısına bir kabak böreği pişirdi.

Tom and Mary spent the afternoon baking pumpkin pies.

Tom ve Mary öğleden sonrayı bal kabaklı turta pişirerek geçirdiler.

She made pumpkin soup in a black cauldron for Halloween.

Cadılar Bayramı için siyah bir kazanda balkabağı çorbası yaptı.

Tom doesn't know if Mary likes pumpkin pie or not.

Tom Mary'nin kabak böreğini sevip sevmediğini bilmiyor.

Our time to turn into a pumpkin was the evening adhan

bizim bal kabağına dönüşme saatimiz akşam ezanı idi