Examples of using "Raw" in a sentence and their turkish translations:
Tom çiğ havuç yemekten hoşlanır.
Balığı çiğ yeriz.
Bu yemek pişmemiş.
Et çiğ.
Tom çiğ soğanlardan nefret eder.
Tavuk çiğ.
Onlar çiğ et yer.
Tom çiğ havuçtan hoşlanır.
Çiğ domuz eti yemeyin.
Çiğ soğandan nefret ediyorum.
- O çiğ soğandan nefret eder.
- Çiğ soğandan nefret eder.
O çiğ soğandan nefret ediyor.
Mary çiğ soğandan nefret etmektedir.
Biz çiğ soğandan nefret ediyoruz.
Çiğ sebzeler yemeyin.
Bu et çiğ.
Ben çiğ yemeği severim.
-tadımlık bir ham veri-
Çiğ istiridye yiyebilir misin?
Biz sık sık balığı çiğ yedik.
O çiğ balık yemez.
Tom sadece çiğ yiyecek yer.
Sık sık çiğ balık yeriz.
Tom sadece çiğ sebze yer.
Çiğ balığa katlanamam.
Tom çiğ balık yemez.
Balık hâlâ çiğ.
Lahana çiğ olarak yenilebilir.
Çiğ yumurta yemek güvenli midir?
Çiğ kabak yemek güvenli midir?
Çiğ salyangoz yememelisin.
Tom çiğ istiridye yemeği seviyor.
Ben hiç çiğ balık yemedim.
Çiğ balıkları sevmiyorum.
Çiğ balık yemem.
Bu çiğ yenebilir mi?
Gemi işlenmemiş pamuk taşıyor.
Et, çiğ yenmemelidir.
Barbunya çiğ yenmemelidir.
O, çiğ havuç yemeyi sever.
Çiğ soğandan nefret ediyorsun, değil mi?
- Canını sıktım mı?
- Moralini bozdum mu?
İşlenmemiş veriye bakalım.
Hiç çiğ balık yedin mi?
Tom'a kesinlikle haksız muamele gördü.
Tom'un haksızlığa uğradığını düşünüyorum.
Tom Mary'nin çiğ yumurta sevmediğini biliyor.
Çiğ yumurtayı mı seçeceğiz,
Balığı çiğ olarak yememeliydin.
Gemi Endonezya'dan ham madde taşıyor.
Yeşil fasulyeyi çiğ yemek mümkündür.
Biz Japonya'da balığı sık sık çiğ yeriz.
Genelleme yaparsak, Batılılar balığı çiğ yemezler.
Taze çiğ sebze yemeği sever.
Tom asla çiğ at eti yemedi.
- Japonya yurtdışından birçok önemli ham madde ithal eder.
- Japonya yurt dışından çeşitli ham maddeleri ithal eder.
Çiğ balık yiyen köpekler var mı?
Japonya ham madde açısından ithalata bağımlıdır.
Deri, ayakkabı imalatı için ham maddedir.
Ben, köpeğimi asla çiğ etle beslemem.
Soğan çiğ ya da pişmiş yenilebilir.
Benim için sürpriz oldu, onlar eti çiğ yediler.
Odun, kağıt üretimi için bir hammaddedir.
Tom kedisine sadece çiğ et verir.
Çiğ yumurta yemek sizin için kötü olabilir.
Çiğ domuz eti yemek sizin için gerçekten zararlı mı?
Kırmızı dolmalık biberleri çiğ yemek istiyorum.
Tom biraz çiğ karaciğer yedikten sonra neredeyse ölüyordu.
Tom herhangi bir tür çiğ balığı sevmez.
Tom, hiç çiğ balık yemediğini söylüyor.
Bir parça çiğ balık yedin mi?
Tom Mary'nin çiğ havuç yemeyeceğini bildiğini söylüyor.
Çiğ yumurta yiyemem. Onlar pişirilmeli.
ya da en azından kabul edeceğini keşfetmem.
Ve biz de bazı hammaddeleri dünyaya satıyoruz
Bir süre sonra hammaddesiz kalan ülkeler
Çiğ balık şöyle dursun,ızgara balıktan hoşlanmam.
Biz ham madde ithal ederiz ve bitmiş ürünler ihraç ederiz.
Japonya ham maddelerinin çoğunu ithal etmek zorunda.
Çiğ et yeme dürtüsüne karşı koyamıyorum.
Çiğ yumurta yiyemem; pişmiş olmalılar.
Hamilelik sırasında çiğ balık yemek güvenli midir?
Tom'a çiğ domuz yememesi gerektiğini söyledim.
Köpeğimi çiğ balıkla beslemem ve asla beslemeyeceğim.
sushi gibi çiğ olarak bile atıştırabilirim,
Pekâlâ, çiğ yumurtayı mı seçeyim?
Bir yabancı olsaydım, çiğ balık yiyemezdim.
Benim tavsiyeme karşın, o köpeğini biraz çiğ domuz etiyle besledi.
Çiğ balık salatası yapmayı biliyor musun?
Çiğ yumurtayı mı seçeceğiz, karaçalı çiçeğini mi?
Ve artık her ülke hammadde sıkıntısı çekmeye başlıyacak
Yabancı olsam, muhtemelen çiğ balık yiyemem.
Turp çoğunlukla salata sebzesi olarak kullanılır ve çiğ yenir.
Garsonun masaya getirdiği tavuk hâlâ çiğdi.
Domatesi çiğ yeseniz de pişirip kavursanız da çok lezzetlidir.