Examples of using "Pathetic" in a sentence and their turkish translations:
Sen zavallısın.
O içler acısı.
O acıklıydı.
Bu dokunaklı.
Çok acıklı!
Onlar acınacak durumdalar.
Bu acıklı.
Sen acıklı görünüyorsun.
Çok zavallısın.
Tom acıklı.
Can sıkıcı olmayın.
Acıklı değil mi?
O acıklıydı.
O gerçekten içler acısı.
O çok acıklı.
Onun sürüşü acıklıydı.
Bu acıklı bir mazeret.
Bu acıklı, değil mi?
Bu çok acıklı.
Zavallı bir beceriksizsin.
Fransızcam acınacak hâlde.
Gerçekten ümitsizsin.
Siz umutsuzsunuz.
Ne dokunaklı bir hikaye!
Tom'un özrü acıklıydı.
Ne kadar hüzünlü ve acıklı!
Bunun acıklı olduğunu düşündüm.
Tom'un acıklı olduğunu düşünüyorum.
Tom acıklı, değil mi?
Sadece beni yalnız bırak. Sen acıklısın.
Bernie Sanders zavallı bir loser.
O kurumdaki eğitim tek kelimeyle içler acısı.
Otobüsteki şu zavallı turistlere bak.
Birçok şey kibirli bir aptaldan daha hazin değil.
Tom, bir restoranda tek başına yemek yemenin yürek parçalayıcı olduğunu düşünmektedir.
Lokantada tek başına yemek yemenin içler acısı bir durum olduğunu düşünüyor.
Biz hasta çocuğun acıklı çığlıkları dinlemeye dayanamadık.
Çünkü kendimi o ana kadar ki en içler acısı halde buldum.
İnsanın hayatının yarısı başkalarının acıları karşısında duyduğu zavallı keyif, diğer yarısı da kendi sefaletinde debelenmektir.