Examples of using "Nourish" in a sentence and their turkish translations:
O filini besleyebiliyor ama çocuğunu besleyemiyor.
Nourish Projesi reddedildi.
Ruhumuzu beslemeliyiz.
Çocuklarını iyi yiyeceklerle beslemen önemlidir.
Anne bebeği beslemek için kendi sütünü kullanır.
Plasentanın rolü fetusu beslemektir.