Translation of "London" in Turkish

0.009 sec.

Examples of using "London" in a sentence and their turkish translations:

- I'm going to London.
- I'm heading to London.

Ben Londra'ya gidiyorum.

She's from London.

Londralı.

- He has gone to London.
- He left for London.

O, Londra'ya gitti.

- She is living in London.
- She lives in London.

O, Londra'da yaşıyor.

Britain on the other hand has London... and just London.

Britanya'nın ise öbür yandan Londra'sı var ve sadece Londra'sı var.

THE CITY OF LONDON

LONDRA ŞEHRİ

Yana lives in London.

Yana Londra'da yaşıyor.

Nancy is from London.

Nancy Londralıdır.

I am in London.

Ben Londra'dayım.

Am I in London?

Ben Londra'da mıyım?

Laurie went to London.

Laurie, Londra'ya gitti.

I'll go to London.

Ben Londra'ya gideceğim.

I left for London.

Londra'ya hareket ettim.

I'm going to London.

Londra'ya gidiyorum.

What's London really like?

Londra aslında neye benziyor?

Are you in London?

Londra'da mısın?

London has been fun.

Londra eğlenceliydi.

I am from London.

Londralıyım.

She lives in London.

- O Londra'da yaşamaktadır.
- O, Londra'da yaşıyor.

I went to London.

Ben Londra'ya gittim.

We went to London.

Biz Londra'ya gittik.

Dan headed toward London.

Dan, Londra'ya doğru yöneldi.

I arrived in London.

Londra'ya vardım.

- I'd like to go to London.
- I'd like to visit London.

Londra'ya gitmek isterim.

- In comparison with Tokyo, London is small.
- Compared to Tokyo, London is small.
- London is small compared to Tokyo.

Londra, Tokyo'ya kıyasla küçüktür.

- I'd like to go to London.
- I want to go to London.

Londra'ya gitmek isterim.

Here we are in London,

Burası Londra.

However, London is another world.

Ancak, Londra bambaşka bir dünya.

Was it rainy in London?

Londra'da hava yağışlı mıydı?

They set out for London.

Onlar Londra'ya doğru yola çıktılar.

He left for London yesterday.

O, dün Londra'ya hareket etti.

He set off for London.

O, Londra'ya hareket etti.

I'd like to visit London.

Londra'yı ziyaret etmek istiyorum.

I have been to London.

Londra'da bulundum.

The train arrived in London.

Tren Londra'ya vardı.

He got to London yesterday.

O, dün Londra'ya vardı.

The student came from London.

Öğrenci Londra'dan geldi.

London is on the Thames.

Londra Thames üzerindedir.

Everything is expensive in London.

Londra'da her şey pahalı.

I often go to London.

Sık sık Londra'ya giderim.

They are leaving for London.

Onlar Londra'ya gidiyorlar.

We reached London at midnight.

Biz gece yarısı Londra'ya vardık.

We are leaving for London.

Londra'ya gidiyoruz.

Delhi's much hotter than London.

Delhi Londra'dan çok daha sıcak.

London must be cold now.

Londra şimdi soğuk olmalı.

Dan's letter was postmarked London.

Dan'in mektubu Londra'dan damgalanmıştı.

They will drive to London.

Onlar Londra'ya gidecekler.

He has gone to London.

O, Londra'ya gitti.

London was bombed many times.

Londra pek çok kez bombalandı.

He returns from London tomorrow.

O yarın Londra'dan dönüyor.

My children live in London.

Çocuklarım Londra'da yaşıyor.

Jim has gone to London.

Jim Londra'ya gitti.

Have you been to London?

Londra'da bulundun mu?

Bell lived in London, right?

Bell, Londra'da yaşamış, değil mi?

London is smaller than Tokyo.

Londra Tokyo'dan küçüktür.

This painter lives in London.

Bu ressam Londra'da yaşıyor.

We got to London yesterday.

Biz Londra'ya dün vardık.

London was bombed several times.

Londra defalarca bombalandı.

Mary teaches French in London.

- Mary, Londra'da Fransızca öğretiyor.
- Mary, Londra'da Fransızca dersi veriyor.

When were you in London?

Sen ne zaman Londra'daydın?

She is living in London.

O, Londra'da yaşıyor.

- I know that he went to London.
- I know he left for London.

Onun Londra'ya gittiğini biliyorum.

While in London, she studied English.

Londrada iken, İngilizce eğitimi aldı.

Have you been to London before?

Daha önce Londra'da bulundun mu?

It is seven in London now.

Şimdi Londra'da saat yedi.

London is different from Tokyo climatically.

Londra Tokyo'dan iklim olarak farklıdır.

London is the capital of England.

Londra İngiltere'nin başkentidir.

When did you get to London?

Londra'ya ne zaman vardınız?

The weather is fine in London.

Londra'da hava iyidir.

I ordered a book from London.

Londra'dan bir kitap sipariş ettim.

It's about 133 kilometers from London.

Londra'dan yaklaşık 133 kilometredir.

The train is bound for London.

Tren Londra'ya gidecek.

The town lies just above London.

- Kasaba, Londra'nın hemen yukarısında yer alır.
- Kasaba, Londra'nın hemen kuzeyinde yer alır.

The city lies east of London.

Şehir Londra'nın doğusunda yer almaktadır.

She ordered the book from London.

Kitabı Londra'dan ısmarladı.

I have been to London twice.

- Ben iki kez Londra'da bulundum.
- İki kez Londra'da bulundum.

When will you be in London?

Ne zaman Londra'da olacaksın?

I'd like to go to London.

Londra'ya gitmek istiyorum.

I have been to London before.

Daha önce Londra'da bulundum.

He took many pictures in London.

O Londra'da çok sayıda resim çekti.

Was her uncle staying in London?

Onun amcası Londra'da mı kalıyordu?

She went from London to Paris.

O, Londra'dan Paris'e gitti.

He went to London via Paris.

O, Paris üzerinden Londra'ya gitti.