Examples of using "Instant" in a sentence and their turkish translations:
İlaç anında rahatlattı.
Bir anda her şey değişti.
Bir anda ortadan yok oldu.
Bir anda değişti.
Nadiren hazır kahve içerim.
Köpük bir anda kayboldu.
Bir an için suskundum.
Hazır kahve neredeyse hiç içmem.
Hazır kahve genelde hiç içmem.
Hazır kahve çok nadir içerim.
Bu, veriler için anında bir talep yarattı.
İşi hemen bitirdi.
Tom bir kase çabuk hazırlanan erişte yedi.
Tom geldiğinde beni hemen bilgilendirin.
Aniden otobüs durdu.
Dünyanın herhangi bir yerinde gençlerin kendi dilerinde
ama binlercesi bir anda karıncayiyene saldırırsa
Benim için sürpriz oldu, o bir anda gözden kayboldu.
Gece yarısı aperitifi olarak çabuk erişte yedim.
O içeriye girer girmez düştü.
O, onu görür görmez rengi soldu.
Jet uçağı anında havalanır.
Onu gördüğüm an tanıdım.
Anlık şehriyeler üniversite öğrencileri arasında temel bir yemektir.
Bilmiyorum. Bunun hepsi anında oldu.
O, polisi gördüğü an kaçtı.
O hazır kahveyi karıştırdı ve sütün içine döktü.
Onu gördüğüm an kızgın olduğunu biliyordum.
Kız annesini gördüğü anda gözyaşlarına boğuldu.
Hamur, su, un, tuz ve anlık mayadan yapılır.
Gözlerimiz bir an için karşılaştı.
Derinize değmesi bile ani yanıklara ve su toplamalarına yol açar.
ve bir anda hayatım iki yıl içinde ikinci kez değişti.
Aniden otobüs durdu.
Tom onu yapması için Mary'yi ikna etmeye çalışmayı asla bir an için düşünmedi.
- Derhal gel.
- Hemen buraya gel.
O, kapıyı açar açmaz yanan bir şeyin kokusunu aldı.
Acil internet girişi olan bir çevre yaratmazsak, bizim şirketimizde geride kalacak.
Derinize değmesi bile ani yanıklara ve su toplamalarına yol açar. Ama bunlar geyik boynuzuysa sıvı ihtiyacınızı karşılayacaktır
"Virginia, bir kadın kocasından sır saklamamalı." "Öyle mi? Ama benden sır saklıyorsun, değil mi? Yoksa senle Mary'den haberim yok mu sanıyordun?" "Ama Virginia!" "Aması falan yok! Derhal evimi terk et ve Mary'yi maçoluğunla tavlamaya devam et, seni adi herif!"