Examples of using "Indoors" in a sentence and their turkish translations:
Tom kapalı yerlerde çalıştı.
Tom kapalı yerde çalışır.
İç mekanda çalışıyorum.
Biz içeride kahvaltı ediyoruz.
Çocukları içeride tutun.
Evde hava çok sıcak.
Tom evde ayakkabı giyer mi?
Biz bütün günü içeride geçirdik.
Ben içeride kalmayı tercih ederim.
İçeride ayakkabı giyer misin?
Tom bazen içerde güneş gözlüğü takar.
Ben kapalı yerde vakit geçirmeyi tercih ederim.
Neden eve girmiyoruz?
Pazar günü genellikle evde kalırım.
Yağmur yağdığı için evde kaldım.
- Eve gidelim.
- İçeriye gidelim.
Sana dışarı çıkmamanı söyledim.
Onlara dışarı çıkmamalarını söyledim.
Ona dışarı çıkmamasını söyledim.
Ona dışarı çıkmamasını söyledim.
Tom her zaman güneş gözlüğü takar, hatta evde bile.
Ben her zaman güneş gözlüğü takıyorum, hatta içeride bile.
Yağmur yağdığı için Catherine içerde kaldı.
- Dışarı çıkmayı evde kalmaya tercih ederim.
- Evde kalmaktansa dışarı çıkmayı tercih ederim.
O kadar çok yağmur yağıyordu ki içerde oynadık.
Şiddetli yağmur yağmaya başladığı için içeride oynadık.
Benim çocuklarım hava karardıktan sonra içeride kalmak zorundalar.
Şiddetli havalarda, evde kalmak en iyisidir.
Tom kesinlikle kapalı yerlerde çok zaman harcıyor.
Hastaydım ve evde kalmak zorundaydım.
İçeride yemek yemeyi tercih ederiz. Dışarısı çok soğuk.
Tom evde kalmanın daha güvenli olacağını düşündü.
Eliptik bisikletler, kapalı alanda egzersiz yapmak için iyi bir seçenektir.
Ev yerine bahçede dinlenelim.
Bu tür hava evde kalmamı istetir.
Saman nezlesi mevsimi sırasında, Tom genellikle evde kalmaya çalışır.
Yağmurlu bir günde en iyisi evde kalmaktır.
Tüm gün şiddetli yağmur yağdı, bu zaman zarfında evde kaldım.
Shishir çeviri yapmak için dışarı çıktığı zaman, en iyisi evde kalmaktır.
Böyle bir günde evde kalmak bir utanç.
Basketbol ve masa tenisi gibi top oyunları genellikle kapalı alanda oynanır.
Ben çocukken, zamanımın çoğunu evde okuyarak geçirdim.
Tom'a dışarı çıkmamasını söyledim.
Böyle güzel bir günde kim eve kapatılmak ister?
İnsanlara sokaklardaki şiddet nedeniyle evde kalmaları söylendi.
Yağmur yağdığı için evde kaldım.
Dün gece hava çok soğuktu, bu yüzden dışarıya çıkmadık, evde kaldık.
Bence bir kediyi evde tutmak acımasızcadır.
Yağmur yağdığı için piknik öğle yemeğimizi evde yedik.