Examples of using "Glanced" in a sentence and their turkish translations:
Etrafa bakındı.
Etrafına baktı.
Tom aşağıya baktı.
Tom çevresine göz attı.
Tom kısa süre göz attı.
Tom arkasına bir göz attı.
Onlar etrafına bakındılar.
Tom yatak odasının etrafına göz attı.
O, ona baktı.
Tom, Mary'ye baktı.
Tom bana baktı.
O, ona utanarak baktı.
O sadece bana baktı.
O, dergiye göz attı.
Tom nota baktı.
Tom kitaba göz attı.
Tom odanın etrafında göz gezdirdi.
Tom kağıda baktı.
Tom belgeye göz attı.
Tom diğerlerine baktı.
- Tom hayretle etrafına bakındı.
- Tom şaşkınlıkla etrafına bakındı.
Tom merakla Mary'ye baktı.
Tom saate baktı.
Tom odanın etrafına bakındı.
Tom aynaya baktı.
Tom pencereden dışarıya baktı.
Tom asansörlere doğru baktı.
Tom omuzuna göz attı.
Tom, Mary'ye baktı.
Tom sola ve sağa baktı.
Onun mektubuna göz attım.
Broşüre hızla göz atmak.
O saatine baktı.
Onlar birbirlerine baktılar.
O, kitaba göz gezdirdi.
Saatime baktım.
Tom saatine baktı.
Manşetlere göz gezdirdi.
Gazeteye kısaca göz attı.
O, onun yaka kartına baktı.
Yayın yönetmeni el yazısı kitaba baktı.
Tom dikiz aynasına baktı.
Tom tekrar pencereden dışarıya baktı.
Tom tavana baktı.
Mermi onun miğferini sıyırdı.
Tom sadece başlıklara baktı.
Ayaklarıma göz gezdirdim.
Tom ve Mary birbirine baktı.
Tom saatine baktı ve kaşlarını çattı.
Tom dikiz aynasına baktı.
Genç adama utanarak baktı.
Tom katibin isim etiketine baktı.
- Tom ve Mary her ikisi de John'a baktı.
- Hem Tom hem de Mary John'a baktı.
Yatmadan önce gazeteye göz attı.
Tom duvardaki saate baktı.
Tom dikiz aynasına baktı.
Ona baktı ve onun kızgın olduğunu gördü.
Tom omzunun üzerinden geriye baktı ve el salladı.
Tom hızla masadaki fotoğrafa baktı.
Tom omzunun üzerinden baktı ama bir şey görmedi.
Adam haber programına baktı ve şok oldu.
Tom soluna baktı.
Saate göz attım ve saatin kaç olduğunu biliyordum.
Tom, Mary'nin ona verdiği nota baktı.
Kate Chris'e baktı ve sonra onu görmezden geldi, bu onu perişan etti.
Tom sağa ve sonra sola baktı.
Onun zamanı daralmış görünüyordu ve sık sık duvardaki saate göz attı.
Tom bana baktı.
Tom, Mary'ye baktı.
Tom tavana baktı.