Examples of using "Floppy" in a sentence and their turkish translations:
O disketi kopyalamayın.
Bu disketi kopyalama.
- Bu diskete format atmamalısın.
- Bu disketi biçimlendirmemelisin.
Bu tek bir diskete sığar.
Bu bilgisayarın disket sürücüsü var.
Mavi ve yumuşaktı ve nefes almıyordu.