Examples of using "Disk" in a sentence and their turkish translations:
Tom bir disk taktı.
Tom'a diski ver.
Onlara diski ver.
Diski ona ver.
Ona diski ver.
Tom sabit diskini birleştirdi.
- Bu diskete format atmamalısın.
- Bu disketi biçimlendirmemelisin.
Hard disk tamamen mahvoldu.
Tom bilgisayarda bulunan dahili hard diskteki tüm dosyaları harici bir hard diske kopyaladı.
DİSK genel başkanı Kemal Türkler konuşmasını yaparken
Bu tek bir diskete sığar.
Sabit diskini kazara formatladım.
Kazayla hard diskimi sildim.
Bu bilgisayarın disket sürücüsü var.
Sabit diskime hâlâ format atamadım.
Bizim genç, "Frenler düzenli ayarlama gerektirir." der
Gezegen tuhaf bir biçimde diskle bağlantılıydı.
Sabit disk parçalanmış gibi görünüyor.
Dizüstü bilgisayarımda optik disk sürücüsü yok.
Köpek sıçradı ve havada diski yakaladı.
Tom Mary'nin onun hard diski yeniden formatlamasına yardım etmesini istedi.
Diskin kopyasını kimseye verdin mi?
Tom sabit sürücüsünü birleştirdi.
Çoğu zaman disk, gezegenden farklıdır
Kara delik, iyonize gazdan oluşan dönen bir diskle çevrilidir.
Tom harici bir hard disk kullanıyor.
Ay dünyadan en uzak mesafede olduğunda meydana gelen tutulma tipi halkalı güneş tutulmasıdır. Ay sonra güneş diskini tamamen engellemek için çok küçük görünür.