Examples of using "Disgust" in a sentence and their turkish translations:
Benden iğreniyorsun.
Böcekler beni iğrendirir.
O şeyler beni tiksindiriyor.
Tom tiksinti içinde ayrıldı.
Tom nefretle uzaklaştı.
Tom nefretle başını salladı.
Tom nefretini güçlükle gizleyebildi.
Tom, Mary'ye nefretle baktı.
Tom nefretle Mary'ye baktı.
Yemeği tiksinti ile reddetti.
Onunla ilgili tiksinmeni hissediyorum.
Tom kin ve nefretle Mary'ye baktı.
Onun yüzü öfkeden daha ziyade tiksinme ve hüzün yansıtıyor.
Tom'un yüzü pasif görüntüsünü kaybetti ve korku ve nefretini açığa vurdu.