Examples of using "Courthouse" in a sentence and their turkish translations:
Adliye yeni tokmaklar sipariş etti.
Adliyede miydin?
Tom yürüyerek adliyeye gitti.
Adliye Park Caddesindedir.
Sami'nin destekçileri mahkeme binasının dışında toplandı.
Tom adliyenin tam önünde vurularak öldürüldü.
"Onu adliye binasında alabilirsin, " katip ekledi.
Bir muhabir Tom'a adliyeden ayrılırken bazı sorular sordu.
Adliyenin basamaklarından inerek çıktığımda bir basın fırtınası vardı.
Kadın ayrıldı ve tekrar kuyrukta beklediği adliyeye gitti.