Translation of "Sami's" in Turkish

0.009 sec.

Examples of using "Sami's" in a sentence and their turkish translations:

- Sami's body was identified.
- Sami's body was IDed.

Sami'nin cesedi teşhis edildi.

Sami's parents divorced.

Sami'nin anne ve babası boşandı.

Sami's grades dropped.

Sami'nin notları düştü.

Sami's children slept.

Sami'nin çocukları uyudu.

Sami's laptop disappeared.

Sami'nin dizüstü bilgisayarı kayboldu.

Sami's volcano blew.

Sami'nin yanardağı patladı.

Sami's house collapsed.

- Sami'nin evi yıkıldı.
- Sami'nin evi çöktü.

Sami's plane crashed.

- Sami'nin uçağı düştü.
- Sami'nin uçağı kaza yaptı.

Sami's ship capsized.

- Sami'nin gemisi alabora oldu.
- Sami'nin gemisi devrildi.

Sami's mask slipped.

Sami'nin maskesi kaydı.

Sami's money disappeared.

Sami'nin parası kayboldu.

Sami's life stopped.

Sami'nin hayatı durdu.

Sami's glasses disappeared.

Sami'nin gözlükleri kayboldu.

Sami's phone rang.

Sami'nin telefonu çaldı.

Sami's door opened.

Sami'nin kapısı açıldı.

- Sami's life was changed for ever.
- Sami's life was for ever changed.
- Sami's life changed for ever.

Sami'nin hayatı sonsuza dek değişti.

Sami's problem was Sami.

Sami'nin problemi Sami'ydi.

Sami's problem was himself.

Sami'nin sorunu kendisi idi.

Sami's dark past resurfaced.

Sami'nin karanlık geçmişi yeniden ortaya çıktı.

Sami's family was destroyed.

Sami'nin ailesi yok edildi.

Sami's secret was exposed.

Sami'nin sırrı açığa çıktı.

Sami's business was booming.

Sami'nin işi patlama yaşıyordu.

Sami's greed was satisfied.

Sami'nin açgözlülüğü tatmin edildi.

Disaster struck Sami's family.

Felaket, Sami'nin ailesini vurdu.

Police searched Sami's vehicle.

Polis, Sami'nin aracını aradı.

Layla was Sami's girlfriend.

Leyla, Sami'nin kız arkadaşıydı.

Layla found Sami's body.

Leyla, Sami'nin cesedini buldu.

Layla recognized Sami's face.

Leyla, Sami'nin yüzünü tanıdı.

Layla borrowed Sami's car.

Leyla, Sami'nin arabasını ödünç aldı.

Layla checked Sami's vitals.

Leyla, Sami'nin hayati organlarını kontrol etti.

Layla deleted Sami's number.

Leyla, Sami'nin numarasını sildi.

Layla liked Sami's car.

Leyla, Sami'nin arabasını beğendi.

Layla rubbed Sami's hand.

Leyla, Sami'nin elini ovuşturdu.

Layla needed Sami's help.

Leyla'nın, Sami'nin yardımına ihtiyacı vardı.

Layla saved Sami's life.

Leyla, Sami'nin hayatını kurtardı.

I'm Layla, Sami's wife.

Ben Leyla, Sami'nin karısı.

Sami's request was granted.

Sami'nin isteği kabul edildi.

Sami's hair fell out.

Sami'nin saçları dökülüyor.

Layla rode Sami's camel.

Leyla, Sami'nin devesine bindi.

Sami's forbidden affair exploded.

Sami'nin yasak ilişkisi patladı.

Sami's car won't start.

Sami'nin arabası çalışmayacak.

Sami's nickname was "Rambo."

Sami'nin lakabı "Rambo" idi.

Sami's boat was stolen.

Sami'nin kayığı çalınmıştı.

Sami's items were stolen.

Sami'nin şeyleri çalınmıştı.

Sami's head was removed.

Sami'nin başı çıkarıldı.

Sami's baby was sleeping.

Sami'nin bebeği uyuyordu.

Sami's trial isn't over.

Sami'nin davası bitmedi.

Sami's heart started racing.

Sami'nin kalbi hızla atmaya başladı.

Sami's life was changed.

Sami'nin hayatı değişti.

Sami's check is ready.

Sami'nin çeki hazır.

Sami's accounts are frozen.

Sami'nin hesapları donduruldu.

Sami's parents were Muslims.

Sami'nin anne-babası Müslüman'dı.

I'm carrying Sami's baby.

Sami'nin bebeğini taşıyorum.

Sami's cellmate was Muslim.

Sami'nin hücre arkadaşı Müslüman'dı.

Sami's mother was Muslim.

Sami'nin annesi Müslüman'dı.

Sami's talk was boycotted.

Sami'nin konuşması boykot edildi.

Sami's inlaws stayed overnight.

Sami'nin akrabaları yatıya kaldılar.

Sami's affair is over.

Sami'nin ilişkisi bitti.

Sami's conviction was upheld.

Sami'nin mahkumiyeti onaylandı.

Sami's shoes were missing.

Sami'nin ayakkabıları kayıptı.

Sami's fears became real.

Sami'nin korkuları gerçek oldu.

Sami's body was identified.

- Sami'nin cesedi teşhis edildi.
- Sami'nin cesedi tanımlandı.
- Sami'nin cesedinin kimliği tespit edildi.

Sami's girlfriend was Layla.

- Sami'nin kız arkadaşı Leyla idi.
- Sami'nin kız arkadaşı Leyla'ydı.

Sami's response shocked Layla.

Sami'nin yanıtı Leyla'yı şok etti.

Sami's marriage turned sour.

- Sami'nin evliliği bozuldu.
- Sami'nin evliliği ekşiye döndü.

Sami's wife was murdered.

Sami'nin karısı öldürüldü.

Sami's kids were safe.

Sami'nin çocukları güvendeydi.

Sami's stepfather abused him.

Sami'nin üvey babası onu istismar etti.

Sami's prison term ended.

- Sami'nin hapis cezası sona erdi.
- Sami'nin hapis süresi sona erdi.

Sami's wife went missing.

Sami'nin karısı kayboldu.

Sami's body was decomposing.

- Sami'nin cesedi ayrışıyordu.
- Sami'nin cesedi çürüyordu.

Sami's body was burnt.

Sami'nin vücudu yanmıştı.

Sami's killer was caught.

Sami'nin katili yakalandı.

Sami's needle contained poison.

Sami'nin iğnesi zehir içeriyordu.

Sami's family supported Layla.

- Sami'nin ailesi Leyla'yı destekledi.
- Sami'nin ailesi Leyla'nın geçimini sağladı.

Sami's odd behavior persisted.

Sami'nin garip davranışı devam etti.

Sami's dishwasher wasn't working.

Sami'nin bulaşık makinesi çalışmıyordu.

Sami's body was found.

Sami'nin cesedi bulundu.

Sami's birthday has passed.

Sami'nin doğum günü geçti.

Sami's testimony was powerful.

- Sami'nin ifadesi güçlüydü.
- Sami'nin tanıklığı güçlüydü.

Sami's defense strategy worked.

Sami'nin savunma stratejisi işe yaradı.

Sami's confidence was shattered.

Sami'nin güveni paramparça oldu.

Sami's story checked out.

Sami'nin hikayesi kontrol edildi.

Sami's theory was questioned.

Sami'nin teorisi sorgulandı.

Sami's wife is Asian.

Sami'nin karısı Asyalıdır.

Sami's faith was shaken.

Sami'nin inancı sarsıldı.

Sami's world stopped turning.

- Sami'nin dünyası dönmeyi bıraktı.
- Sami'nin dünyası dönmeyi durdurdu.

Sami's car was blue.

Sami'nin arabası maviydi.

Sami's promotion never came.

- Sami'nin promosyonu hiç gelmedi.
- Sami'nin terfisi hiç gelmedi.

Sami's freedom is over.

Sami'nin özgürlüğü bitti.

Sami's heart was pounding.

Sami'nin kalbi küt küt atıyordu.

Sami's birthday was approaching.

Sami'nin doğum günü yaklaşıyordu.

Sami's cell was searched.

Sami'nin hücresi arandı.

Sami's prayers were answered.

Sami'nin duaları cevaplandı.

Sami's body was cremated.

Sami'nin cesedi yakıldı.

Sami's interrogation ended immediately.

Sami'nin sorgusu hemen sona erdi.

Sami's tires were slashed.

Sami'nin lastikleri yarılmıştı.

Sami's privileges were curtailed.

Sami'nin ayrıcalıkları kısıtlandı.

Sami's wealth was booming.

Sami'nin serveti patlama yaşıyordu.

Sami's phones were wiretapped.

Sami'nin telefonları dinlendi.