Translation of "Contributing" in Turkish

0.009 sec.

Examples of using "Contributing" in a sentence and their turkish translations:

I'm contributing.

Katkıda bulunuyorum.

We're contributing.

Katkıda bulunuyoruz.

You're contributing.

Sen katkıda bulunuyorsun.

- He's contributing, isn't he?
- She's contributing, isn't she?

Katkıda bulunuyor, değil mi?

I was contributing.

Ben katkıda bulunuyordum.

Is Tom contributing?

Tom katkıda bulunuyor mu?

Tom isn't contributing.

Tom katkıda bulunmuyor.

Tom was contributing.

Tom katkıda bulunuyordu.

Tom wasn't contributing.

Tom katkıda bulunmuyordu.

Thank you for contributing.

Katkı için teşekkürler.

Tom is contributing, isn't he?

Tom katkıda bulunuyor, değil mi?

Tom isn't contributing, is he?

Tom katkıda bulunmuyor, değil mi?

Tom seems to be contributing.

Tom katkıda bulunuyor gibi görünüyor.

Is what's contributing to this boom

gereksiz yere kurumlara gönderilen

Stop contributing to Tatoeba. You're addicted.

Tatoeba'ya katkıda bulunmaya son ver. Sen bağımlısın.

Tom doesn't seem to be contributing.

Tom katkıda bulunuyor gibi görünmüyor.

Are there other Berbers contributing to Tatoeba?

Tatoeba'ya katkıda bulunan başka Berberiler var mı?

But we can stop contributing to violent ecologies.

ama şiddet ekolojilerine katkı sağlamayı durdurabiliriz.

My most recent hobby is contributing to Tatoeba.

Benim en son hobim Tatoeba'da katkıda bulunmaktadır.

Contributing to Tatoeba is not an expensive hobby.

Tatoeba'ya katkıda bulunmak ucuz bir hobidir.

Not realizing that I'm now contributing to that smell.

ve o kokuya nasıl katkıda bulunduğumu fark etmemiştim.

I believe that one of the major contributing causes to this

Buna sebep olan en büyük sorunlardan birinin

So that they can learn and become their full and most contributing selves.

ki böylece ders çıkarıp kendilerinin en iyi ve faydalı hâllerine gelebilirler.

There's a spider on my ceiling and it isn't contributing to the rent.

Tavanımda bir örümcek var ve o kiraya katkıda bulunmuyor.

Tom has attempted to make amends by contributing to the orphanage's building fund.

Tom yetimhanenin bina fonuna katkıda bulunarak telafi etmeye çalışmıştır.

Texas’s economic boom has attracted a great deal of ethnic and cultural diversity, contributing

Teksas'ın ekonomik büyümesi büyük oranda etnik ve kültürel çeşitliliği çekti. Austin

Tom pretended to be working hard, but in fact he was just contributing sentences to Tatoeba.

Tom sıkı çalışıyor gibi davrandı ama aslında o sadece Tatoeba'da cümle ekliyordu.

Ladies and gentlemen, please notify the people to stop contributing to global warming and use nature-friendly equipment.

Bayanlar ve baylar, lütfen insanları küresel ısınmaya katkıda bulunmayı bırakmaları ve doğa dostu ekipmanlar kullanmaları için uyarın.

Factors contributing to increased depression and suicide rates for Gen Z include social media use, issues that play negatively in the news such as climate change, immigration and mass shootings, and a greater willingness of families and officials to acknowledge suicide as a cause of death.

Z kuşağında depresyon ve intihar oranlarının artışında etkili olan faktörler arasında sosyal medya kullanımı, haberlerde iklim değişikliği, göç ve toplu katliamlar gibi negatif olayların başrol oynaması ve ailelerin ve yetkililerin ölüm için intiharın bir seçenek olması yönündeki hoşgörüsü yer alıyor.