Translation of "Centuries" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Centuries" in a sentence and their turkish translations:

Two centuries.)

iki yüzyıldır.

They've puzzled people for centuries.

Yüzyıllar boyu çözülemeyen bir bulmaca.

Hosting coronation ceremonies for centuries

yüzyıllar boyu taç giyme törenlerine ev sahipliği yapan

Aurochs have been extinct for centuries.

Yaban öküzleri yüz yıllardır tükenmiş.

Cultivated by countless magicians over the centuries.

bazı psikolojik teknikler.

This creature has been feared for centuries.

Bu yaratık yüzyıllardır korku salmıştır.

centuries ago its energy will run out

yüzyıllar önce enerjisi tükenecek

centuries of oppression and colonialism to become independent.

baskı ve sömürgeciliğin nasıl üstesinden geldiğimize bağlıdır.

Ignorance about the female body goes back centuries.

Kadın vücudu konusundaki cehalet, yüzyıllar öncesine dayanıyor.

It's huge and slow-moving -- think gigatons and centuries.

Devasa ve yavaş ilerliyor -- millyar ton ve yüzyıllar.

Israel-Palestine had been under Ottoman rule for centuries.

İsrail-Filistin Osmanlı yönetimi altındaydı. asırlardır.

Centuries ago, people started fires using flint and steel.

Yüzyıllar önce, insanlar çakmaktaşı ve çelik kullanılarak ateş yakmaya başladı.

This cathedral was built more than four centuries ago.

Bu katedral, dört yüzyıldan fazla süre önce inşa edilmiş.

I need to take you back a couple of centuries.

sizi birkaç yüzyıl geriye götürmem gerek.

But these impressive herbivores have been the hunted for centuries.

Ancak bu etkileyici otçullar yüzyıllardır avlanıyor.

Great buildings, like great mountains, are the work of centuries.

Büyük binalar, büyük dağlar gibi, yüzyılların eseridir.

The genie remained trapped in the magic lamp for centuries.

Cin yüzyıllardır sihirli lambaya konulmuş olarak kaldı.

For centuries, foreign language teaching focused on reading and writing.

Yüzyıllar boyunca yabancı dil öğretimi okuma ve yazma üzerine odaklandı.

That chapel was built by the Spaniards some centuries ago.

O şapel birkaç yüzyıl önce İspanyollar tarafından inşa edildi.

There are turtles that are more than two centuries old.

İki yüzyıldan yaşlı kaplumbağalar var.

The poet died young, but his works survived for centuries.

Şair genç öldü ama onun eserleri yüzyıllar boyunca hayatta kaldı.

Even three centuries ago, most Western Europeans still used their fingers.

Üç yüzyıl önce bile, Batı Avrupalıların çoğu hâlâ kendi muhbirlerini kullanıyorlardı.

The Internet, after several centuries, extended into the entire Solar System.

İnternet birkaç yüzyıl sonra tüm Güneş Sistemi'ne yayıldı.

Prophets have been forecasting the end of the world for centuries.

Peygamberler yüzyıllar boyunca dünyanın sonunu önceden tahmin etmiştir.

[Bear] Sheep's wool has been used to make warm clothing for centuries,

Koyunların yünleri yüzyıllardır giysi yapımında kullanılır.

For three centuries, these pagan pirates from Scandinavia terrorised Europe, raiding, extorting,

Üç yüzyıl boyunca İskandinavya'dan gelen bu pagan korsanlar Avrupa'yı terörize ettiler, baskın yaptılar, gasp ettiler,

For nearly three centuries, Europe had been terrorised by Scandinavian warriors, whose

Yaklaşık üç yüzyıldır Avrupa, ölüme karşı tavırları onlara tehlikeli bir üstünlük

Reindeer have been herded for centuries by the Sami and the Nenets.

Ren geyikleri Sami ve Nenetler tarafından yüzyıllar boyunca güdülmektedir.

Ottomans for centuries to come, while the Hungarians and Wallachians continued the struggle,

Macarlar ve Efrasitler,

Her family had a history of genetic diseases that dated back several centuries.

Onun ailesi birkaç yüzyıl öncesine dayanan genetik hastalıkların bir öyküsüne sahipti.

Cowry shells were used for centuries as a form of money in Africa.

Afrika'da yüzyıllarca deniz kabukları bir para şekli olarak kullanılıyordu.

Throughout the centuries humankind has tracked the sun, the stars, and the universe.

İnsanlık yüzyıllar boyunca yıldızlar, güneş ve evreni izledi.

With a fearsome reputation and an arsenal honed over centuries. It’s fast, aggressive, and highly venomous,

gelişmiş bir cephaneye sahip, kâbus gibi bir yaratıktır. Hızlı, agresif ve son derece zehirlidir

Latin Americans know very little about the history of the indigenous peoples who used to live here several centuries ago.

Latin Amerikalılar birkaç asır önce burada yaşamış olan yerlilerin geçmişi hakkında çok az şey bilmektedir.

The relationship between Islam and the West includes centuries of co-existence and cooperation, but also conflict and religious wars.

İslam ve batı arasındaki ilişki yüzyıllar süren birliktelik ve ortak çalışma fakat aynı zamanda çatışma ve din savaşları içermektedir.

Not only has eating with your fingers continued throughout the centuries, but some scholars believe that it may become popular again.

Parmaklarınızla yemek yemek sadece yüzyıllar boyu devam etmekle kalmadı, aynı zamanda bazı alimler onun tekrar popüler olabileceğine inanıyorlar.