Examples of using "Countless" in a sentence and their turkish translations:
çatır çatır paraları saysak diyen?
O sayısız yer bilir.
Bu da sayısız aileyi yıkıp zarar veriyordu.
Pek çok hayat kayboldu.
Bunu defalarca yaptım.
O bana sayısız kere yardım etti.
Tom sayısız kere bana yardım etti.
Pek çok kez Boston'a gittim.
Tom bana sayısız kez yardım etti.
bazı psikolojik teknikler.
Gökte sayısız yıldız vardı.
Uzayda sayısız gök cisimleri var.
O, müzeye sayısız parça bağışında bulundu.
Gökyüzünde çok sayıda yıldız parlıyordu.
O, müzeye sayısız parça bağışladı.
Sayısız yıldız gece gökyüzünde parladı.
Okyanusun derinliklerinde keşfedilmemiş sayısız tür var
Tanrı'nın insanlara zalimliği binlercesine yas tutturuyor.
Teste hazırlanmak için çok saatler harcadı.
Bölücülerin Facebook'ta sayısız sahte hesapları var.
Sayısız mutlu öykü dinlemiş biriyim,
Sayısız şehir yerle bir edilmişti ve nüfusları öldürüldü yada esir edildi.
Plastik her yıl sayısız deniz kuşlarını ve deniz kaplumbağalarını öldürür.
Bir dil öğrenmek sayısız binlerce kelimeyi ezberlemeyi gerektirir.
Modern teleskoplar sayesinde sayısız süpernovaya şahit olduk.
Bir insan vücudu sayısız miktarda hücreden oluşur.
Aslında, internetin sayısız, çeşitli kullanım alanları vardır.
Sayısız insan kasabın önünde sırasını bekliyor.
Aynı zamanda, sayısız deniz canlısının ana yemek kaynağıdır. En ufak balıktan...
O, sayısız makbuz ve banka kayıtlarıyla ilgili yaptığı hesaplamalara dayandırarak, bilgisayarında tam bir mali kayıt yaptı.
YouTube'ta bir filmden beğendiğim bir şarkıya baktım ve sayısız remiksler vardı; kaç tane hit olduğuna şaşırmıştım!
Bir dilin sahip olduğu kelimelerin sayısı sonludur, ama cümlelerin sayısı sonsuzdur, ki o oldukça ilginçtir. Sayısız cümle yapabilirsiniz.
Michelangelo Sistine Kilisesinin tavanına bazı figürler çizebilsin diye, Shakespeare bazı konuşmaları ve Keats şiirlerini yazabilsin diye, bana öyle geliyor ki sayısız milyonlarcasının yaşamış olmalarına ve acı çekmiş olmalarına ve ölmüş olmalarına değer.