Translation of "Arriving" in Turkish

0.010 sec.

Examples of using "Arriving" in a sentence and their turkish translations:

I'm arriving now.

Şimdi geliyorum.

New Year's arriving.

- Yılbaşı geliyor.
- Yeni yıl geliyor.

When's Tom arriving?

Tom ne zaman varıyor?

Arriving early is good.

Erken gelmek iyidir.

When is Tom arriving?

Tom ne zaman geliyor?

Our guests are arriving.

Misafirlerimiz geliyorlar.

Tom is arriving tomorrow.

- Tom yarın varıyor.
- Tom yarın geliyor.

My day is arriving.

Günüm geliyor.

Trains were arriving on time.

Trenler zamanında geliyorlar.

Are we arriving on time?

Biz zamanında varacak mıyız?

I apologise for arriving late.

- Geç vardığım için özür dilerim.
- Geç geldiğim için özür dilerim.

He is arriving from Genoa.

O Cenova'dan geliyor.

They'll be arriving any moment.

Onlar her an geliyor olacaklar.

Tom will be arriving soon.

- Tom yakında varıyor olacak.
- Tom yakında gelecek.

Tom will be arriving shortly.

- Tom yakında gelmiş olacak.
- Tom yakında varmış olacak.

I don't regret arriving late.

Geç geldiğime pişman değilim.

The train is arriving soon.

Tren yakında geliyor.

Is his flight arriving soon?

Onun uçağı yakında geliyor mu?

They'll go on arriving late.

Onlar geç gelmeye devam edecekler.

What time is Tom arriving?

Tom saat kaçta varıyor?

Even arriving to the country’s markets.

pazarlara ulaşamadan boşa gidiyor.

The guests should be arriving soon.

Misafirler yakında geliyor olmalı.

Sorry for arriving late: I overslept.

Geç vardığım için üzgünüm, fazla uyudum.

Tom should be arriving at noon.

Tom öğleyin geliyor olmalı.

What time will Tom be arriving?

Tom saat kaçta geliyor olacak?

Some ships were arriving from Europe.

Bazı gemiler Avrupa'dan geliyordu.

Tom and Mary are just arriving.

Sadece Tom ve Mary geliyorlar.

We are arriving at the theater.

Biz tiyatroya gidiyoruz.

Tom will be arriving any moment.

Tom her an gelecek.

My brother is arriving tomorrow morning.

Erkek kardeşim yarın sabah geliyor.

What train is Tom arriving on?

Tom hangi trenle geliyor?

I'll be arriving in the morning.

Sabah varıyor olacağım.

Tom's flight will be arriving early.

Tom'un uçuşu erken gelecek.

He will be arriving here soon.

Yakında buraya dönüyor olacak.

[Pepe] I'm not leaving, I'm just arriving!

Ben gitmiyorum, geliyorum!

"I'm not leaving, I am just arriving."

"Ben gitmiyorum, geliyorum."

arriving at dawn on Napoleon’s right flank.

şafak vakti Napolyon'un sağ kanadına ulaştı.

On arriving home, I discovered the burglary.

O eve gittiğinde hırsızlığı keşfetti.

He ran to school, arriving in time.

Okula koştu, zamanında vardı.

On arriving at Narita, he telephoned me.

Narita'ya gelince bana telefon etti.

And your parents? When are they arriving?

Ve anne baban? Onlar ne zaman geliyorlar?

Tom knew when Mary would be arriving.

Tom Mary'nin ne zaman geleceğini biliyordu.

What time are Tom and Mary arriving?

Tom ve Mary ne zaman geliyor?

I was just arriving when she left.

O gittiğinde ben tam geliyordum.

Tom wondered when Mary would be arriving.

Tom Mary'nin ne zaman geleceğini merak ediyordu.

- I'm arriving now.
- I'm getting in now.

Ben şimdi içeriye giriyorum.

Tom will be arriving in the morning.

Tom sabahleyin varacak.

Tom is supposed to be arriving today.

Tom'un bugün varması bekleniyor.

Tom will be arriving an hour late.

Tom bir saat geç dönüyor olacak.

Tom is going to be arriving tomorrow.

Tom yarın gelecek.

I'll be arriving in Boston this evening.

Bu akşam Boston'a geleceğim.

- What time did Tom tell you he was arriving?
- What time did Tom tell you he'd be arriving?

Tom sana geleceğini ne zaman söyledi?

The snow prevented us from arriving on time.

Kar zamanında varmamızı engelledi.

Arriving at the airport, I called her up.

Havaalanına vardığımda onu aradım.

What time is our train arriving at Hakata?

Trenimiz Hakata'ya ne zaman varıyor?

On arriving there, he went to see her.

Oraya varınca, onu görmeye gitti.

They are arriving here soon from Hong Kong.

Yakında Hong Kong'tan buraya geliyorlar.

When will you be arriving at the house?

Eve ne zaman geliyor olacaksın?

- The train is arriving!
- The train is coming.

Tren geliyor!

The storm prevented us from arriving on time.

Fırtına zamanında ulaşmamızı engelledi.

Tom will be arriving at about 2:30.

Tom yaklaşık 2.30'da varıyor olacak.

Tom will be arriving in Boston this evening.

Tom bu akşam Boston'a geliyor olacak.

Tom is arriving soon. You should get ready.

Tom yakında geliyor. Sen hazır olmalısın.

At which hour is the next train arriving?

Bir sonraki tren hangi saatte geliyor?

They will be arriving by train at eleven.

Onlar saat on birde trenle geliyor olacaklar.

The storm prevented her from arriving on time.

Fırtına onun zamanında ulaşmasını engelledi.

What time will Tom and Mary be arriving?

Tom ve Mary ne zaman geliyor olacaklar?

Guests began arriving a little after 2:30.

Misafirler 2.30'dan biraz sonra gelmeye başladı.

Tom will be arriving by train tomorrow evening.

Tom yarın akşam trenle geliyor olacak.

Tom will be arriving here soon from Australia.

Tom yakında Avustralya'dan buraya varıyor olacak.

Tom scolded Mary for not arriving on time.

Tom Mary'yi zamanında gelmediği için azarladı.

What time will we be arriving in Boston?

Boston'a ne zaman varıyor olacağız?

Tom didn't tell Mary when he'd be arriving.

Tom, Mary'ye ne zaman geliyor olacağını söylemedi.

Arriving at the station, he found his train gone.

İstasyona vardığında, trenini gitmiş buldu.

Arriving at the station, I found my train gone.

İstasyona vardığımda, benim treni gitmiş buldum.

The train leaves at nine, arriving there at ten.

Tren saat dokuzda kalkar, saat onda oraya varır.

My father is arriving at the station at five.

Babam istasyona saat beşte varıyor.

The ship is arriving in San Francisco this evening.

O gemi bu akşam San Fransisco'ya varıyor.

On arriving in Tokyo, I wrote her a letter.

Tokyo'ya varınca ona bir mektup yazdım.

I didn't tell anyone what time I'd be arriving.

Ne zaman varacağımı kimseye söylemedim.

We mustn't forget that they're arriving at 8 o'clock.

Biz onların saat 8'de geleceklerini unutmamalıyız.

Her mother is arriving by the 9:10 train.

Annesi 9.10 treniyle geliyor.

I called my friend after arriving at the station.

İstasyona geldikten sonra arkadaşımı aradım.

Did Tom tell Mary when John would be arriving?

Tom John'un ne zaman geliyor olacağını Mary'ye söyledi mi?

We were arriving in Chicago at 9:00 p.m.

Akşam 09:00'da Chicago'ya varıyorduk.

- Tom will be arriving tomorrow.
- Tom will arrive tomorrow.

Tom yarın geliyor olacak.

Arriving at the station, she called up her brother.

İstasyona vardığında, o, erkek kardeşini aradı.

I'm arriving at the station around one thirty-five.

Bir otuz beş sularında istasyona varıyorum.

Tom is going to be arriving in the morning.

Tom sabahleyin gelecek.

Tom is going to be arriving an hour late.

Tom bir saat geç gelecek.

- Tom said he didn't know when Mary would be arriving.
- Tom said that he didn't know when Mary would be arriving.

Tom Mary'nin ne zaman geleceğini bilmediğini söyledi.

I'd love to know if my luggage is arriving soon.

Ben bagajımın yakında gelip gelmeyeceğini bilmek istiyorum.

Upon arriving home, he immediately set about preparing a meal.

Eve vardıktan sonra derhal bir yemek hazırlamaya girişti.

Arriving at the airport, I saw the plane taking off.

Havaalanına vardığımda uçağın kalktığını gördüm.

Our bus left at eight, arriving in Boston at eleven.

Otobüsümüz saat sekizde kalktı ve saat on birde Boston'a vardı.

The bad weather prevented our ship from arriving on time.

Kötü hava gemimizin zamanında varmasını engelledi.

Tom's letter didn't say when he'd be arriving in Boston.

Tom'un mektubu onun ne zaman Boston'a geleceğini söylemiyordu.

Tom should apologize to Mary for not arriving on time.

Zamanında gelmediği için Tom Mary'ye özür dilemelidir.