Translation of "Arose" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Arose" in a sentence and their turkish translations:

Further problems soon arose.

Yakında başka sorunlar ortaya çıktı.

A problem immediately arose.

Aniden bir sorun ortaya çıktı.

One difficulty after another arose.

Birbiri ardına bir zorluk vardı.

Confusion arose from the accident.

Kaza yüzünden karışıklık ortaya çıktı.

This tradition arose in China.

Bu gelenek Çin'de ortaya çıkmıştır.

The earliest civilizations arose in Mesopotamia.

En eski uygarlıklar Mezopotamya'da ortaya çıktı.

A cry arose from the crowd.

Kalabalıktan bir çığlık yükseldi.

Those political ideas arose in India.

O siyasi fikirler Hindistan'da ortaya çıktı.

The accident arose from a simple mistake.

Kaza basit bir hatadan ortaya çıktı.

This problem arose from a mutual misunderstanding.

- Bu sorun, karşılıklı yanlış anlamadan ortaya çıktı.
- Bu problem karşılıklı yanlış anlamadan doğdu.

A diplomatic crisis arose between the two nations.

İki ülke arasında bir diplomatik kriz ortaya çıktı.

A quarrel arose about what to do with the land.

Toprakla ne yapılacağı hakkında bir tartışma çıktı.

A question arose as to who should be the leader.

Kimin lider olması gerektiği konusunda bir soru ortaya çıktı.

But problems arose when the US struggled to replace Saddam.

Amerika, Irak'tan çekilmeyince, işler iyice sarpa sardı.

Then arose the question of where we were to get the necessary machinery.

Sonra gerekli makineyi nereden alacağımız sorunu ortaya çıktı.

The wood was kindled, the flames arose, and a mouldering heap of ashes was soon all that remained of Mrs Askew and her fellow martyrs.

Koru yakıldı, alevler yükseldi, ve kısa sürede bayan Askew ve arkadaş şehitleriyle ilgili geriye kalan bütün şey dökülen bir küller yığınıydı.

- When I was in high school, I got out of bed every morning at six.
- When I was in secondary school, I arose every morning at six o'clock.
- When I was in high school, I got up at six every morning.

Ben lisedeyken, her sabah altıda kalkardım.