Examples of using "Allen" in a sentence and their turkish translations:
Allen bir şair.
Woody Allen nerede doğdu?
Onu açmak için bir allen anahtara ihtiyacın olacak.
Allen'e çözülmesi imkânsız bir problem verilmişti.
Bayan Allen ile konuşan genç kadını bana tanıtır mısın?
Tom, doğru ebatta alyan anahtarı olmadığı için karyolanın montajını yapamadı.
Sen yapana kadar asla bir Allen anahtarına ihtiyacın olduğunu düşünmüyorsun, o zaman bu çok önemli.
Onun konuştuğu kişi Allan'dır.