Translation of "Vies" in Turkish

0.033 sec.

Examples of using "Vies" in a sentence and their turkish translations:

Hij is vies.

O kötüdür.

- Goor!
- Vies!
- Walgelijk!

İğrenç.

Haar handen zijn vies.

Elleri kirli.

Deze vork is vies.

Bu çatal kirli.

Het mes is vies.

Bıçak kirli.

Deze broek is vies.

Bu pantolon kirli.

Mijn beha is vies.

Benim sütyenim kirli.

Zijn handen zijn vies.

Onun elleri pis.

Mijn auto is vies.

Benim arabam kirli.

Dit vlees ruikt vies.

Bu et kötü kokuyor.

Het kind is vies.

Çocuk kirli.

De koelkast is vies.

Buzdolabı kirli.

De vork is vies.

Çatal kirli

Jim is zo vies.

Jim çok kirli.

Je haar is vies.

Saçın kirli.

Toms sokken zijn vies.

Tom'un çorapları kirli.

Mijn sokken zijn vies.

Benim çoraplarım kirli.

De kamer is erg vies!

Oda çok pis!

Je ziet er vies uit.

Kirli görünüyorsun.

Waarom is de tafel vies?

- Tablo neden kirli?
- Masa neden kirli?

De spiegel is erg vies.

Ayna çok kirli.

- Mijn glas is vuil.
- Mijn glas is vies.

Bardağım kirlidir.

- De koffie is smerig.
- De koffie is vies.

Kahve iğrençtir.

Ik was mijn handen omdat ze vies zijn.

Kirli oldukları için ellerimi yıkıyorum.

De ingang van het toilet is erg vies.

Tuvaletin girişi çok kirli.

- Vies varken!
- Wat ben je toch een zwijn.

Böyle bir domuzsun.

"Je kleren worden nog vies." "Geeft niet. Ze waren toch al niet echt schoon."

"Kıayafetlerini kirleteceksin." "Endişe yok. En başta onlar temiz değildi."

Ik kan tegen een rommelig huis, maar ik houd er niet van als het vies is.

Bir evin düzensiz olmasına katlanabilirim ama kirli olmasından hoşlanmıyorum.