Examples of using "Triest" in a sentence and their turkish translations:
Ne kadar üzücü!
Ne üzücü bir hikâye!
Bu cümle hüzünlü.
O, üzgün görünüyor.
Vedalar her zaman üzücüdür.
Neden bu kadar üzgün olman gerekir?
Mary'yi o kadar mutsuz görmek üzücü.
Tom üzgün.
Bu öylesine hüzünlü bir hikaye.
Ne tür şeyler sizi üzüyor?