Examples of using "Totdat" in a sentence and their turkish translations:
tıbbi yardım alana dek
ta ki işe yaramayana kadar,
Tom ağlayıncaya kadar güldü.
O gelene kadar ben burada kalacağım.
Şırıngayı görene kadar sakindim.
Biz geri gelene kadar burada kalacaksın.
Tom buraya gelmeni ekliyor.
O dönünceye kadar burada bekleyelim.
- Oraya varıncaya kadar daha ne kadar sürecek?
- Oraya varmamız daha ne kadar alacak?
Kalbimi kırıncaya kadar ben burada mutluydum.
Bahar gelince pembe ve beyaz renkte çiçekler açıyor
Toplantı bitene kadar gelmedi.
Sonunda telefon kulübesini görünceye kadar koşmaya devam etti.
O dönünceye kadar orada beklememi rica etti.
- Hollanda'yı ziyaret edene kadar hiç rüzgar değirmeni görmemiştim.
- Hollanda'yı ziyaret edene kadar hiç yel değirmeni görmemiştim.
ekvator bir taşma noktasına ulaşana kadar büyür ve büyür.
O dönünceye kadar burada beklemeye ne dersin?
dair haberler gelene kadar Fransa'nın düşmanlarını görev bilinciyle uzak tuttu .
etti ve son gün Fransa'ya dönmek zorunda kalana kadar çizgiyi tuttu.
Soult, dizinden vurulup yakalanana kadar Avusturya hatlarına bir dizi cesur baskın düzenledi
Ben saat yedide işi bitirene kadar beni beklemeni istiyorum.