Translation of "Stierven" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "Stierven" in a sentence and their turkish translations:

Duizenden mensen stierven

Binlerce insan hayatını kaybetti,

Veel vissen stierven.

- Birçok balık öldü.
- Bir sürü balık öldü.

Duizenden stierven in Japan.

Japonya'da binlercesi öldü.

De twee broers stierven.

İki erkek kardeş öldü.

Zij stierven voor de vrijheid.

Özgürlük uğruna öldüler.

Vele mannen stierven op zee.

Birçok erkek denizde öldü.

Duizenden mensen stierven tijdens de goudkoorts.

Altına hücum döneminde binlerce insan ölmüş.

De bloemen stierven door gebrek aan water.

Çiçekler susuzluktan soldu.

Tweehonderd mensen stierven vorig jaar aan cholera.

Geçen yıl iki yüz kişi koleradan öldü.

Veel van de arbeiders stierven van honger.

İşçilerin çoğu açlıktan öldüler.

Tom noch Maria stierven in het ongeluk.

- Ne Tom ne de Mary kazada öldü.
- Tom da Mary de kazada ölmedi.

Veel mensen stierven als gevolg van de oorlog.

Savaşın bir sonucu olarak, birçok kişi öldü.

En dit op een moment dat vele mensen stierven,

o dönemde, haksız HIV ilacı patentlerine yasal olarak

De epidemie breidde uit tot meer dan 11.000 mensen eraan stierven.

salgın kontrolden çıkarak 11 binden fazla kişiyi öldürdü.

Tussen de 1490 en 1635 mensen stierven bij het zinken van de Titanic.

Titanik'in batışında 1490 ila 1635 kişi öldü.

Als een man elf schapen had en alle behalve negen stierven, hoeveel schapen zou hij dan nog hebben?

Bir adamın 11 tane koyunu varsa ve onların 9'u öldüyse geriye kaç tane koyunu kalmış olur?