Examples of using "Reizen" in a sentence and their turkish translations:
Seyehat etmek istiyorum.
Seyahat etmek eğlencelidir.
Az eşyayla seyahat ederiz.
Seyahat etmek çok eğlencelidir.
Biz Barcelona'ya seyahat ediyoruz.
- Birçok insan seyahat etmeyi sever.
- Çoğu insan seyahat etmeyi sever.
Ne zaman seyahat edebilirim?
- Seninle seyahat etmek istiyorum.
- Seninle yolculuk etmek istiyorum.
Ben Avustralya'ya seyahat etmek istiyorum.
yoğun olmayan zamanlarda yola çıkmaya çalışmak gibi.
- O seyahati sever.
- O, seyahat yapmayı sever.
Seyahat ederken dikkatli olun.
"Üniversiteye gitmek ve seyahat etmek,
Dünyayı gezmek istiyorum.
Yolculuk etmek bugünlerde kolaydır.
Ben yalnız seyahat etmek istiyorum.
O, seyahat etmeye alışkındır.
Esperantistler sık sık yabancı ülkelere seyahat eder.
Ben aya seyahat etmek istiyorum.
O, seyahat etmeyi gerçekten çok sever.
- Yalnız seyahat etmek için çok gençsin.
- Yalnız seyahat edebilmek için çok gençsiniz.
Tom seyahat etmeyi sever.
Seyahat etmekten hoşlanır mısınız.
Seyahat etmeyi seviyorum.
Biz gelecek ay Estonya'ya seyahat edeceğiz.
Tek bir bavulla yolculuk etmeye çalışacağım.
Onun hayali Dünyayı gezmektir.
Ve şehirden şehre seyahatlerinizi ciddi şekilde sınırlayın.
O yolculuk etmekten hoşlanır. Ben de.
Zaman yolculuğu mümkün değildir.
Tek başına seyahat etmek için çok gençsin.
Tom yalnız seyahat etmekten hoşlanmaz.
Az parayla seyahat etmek mümkün mü?
Buraya ulaşmak için her yıl binlerce kilometre katediyorlar.
Ben trenle seyahat etmeyi severim.
Yaz için planım Avrupa'ya gitmektir.
Aya gidebileceğimiz gün gelecektir.
Hava seyahati hızlı ancak deniz seyahati huzurlu.
- Yurt dışına seyahat edersen, genellikle bir pasaporta ihtiyacın vardır
- Yurt dışına seyahat ettiğinizde, genellikle bir pasaporta ihtiyacınız olur.
Bir arkadaşı ziyaret etmek için onunla birlikte trenle Milano'ya gitmemi istiyor.
Benimle seyahat edecek kimsem yok.
Ben yaşlandığımda bazı ülkelere seyahat etmek istiyorum ve Amerika kesinlikle listede.
Gündüzleri uzun yol gitmek bu yeni doğmuş yavru için çok zor. Hava serinken olabildiğince yol almalılar.
Ben trenle seyahat etmeyi seviyorum.
Bir pasaport sizi bir ülkenin bir vatandaşı olarak tanımlar ve yabancı ülkelere seyahat etmene imkan verir.
Benimle seyahat edecek kimsem yok.