Translation of "Kalmeren" in Turkish

0.002 sec.

Examples of using "Kalmeren" in a sentence and their turkish translations:

Jullie moeten je kalmeren.

Sizin sakinleşmeye ihtiyacınız var.

Ik moet mezelf kalmeren.

Ben ağırdan almalıyım.

- Ik wou alleen Tom kalmeren.
- Ik wou alleen maar Tom rustig maken.

Sadece Tom'un sakinleşmesini istedim.

Wanneer we de griep vergelijken met het coronavirus, kalmeren we in feite onszelf.

Grip ile karşılaştırmaya başladığımızda, aslında biraz içimizi rahatlatıyoruz.