Examples of using "Jongere" in a sentence and their turkish translations:
Benden küçük üç kız kardeşim var.
Daha genç kuşak şeylere farklı şekilde bakar.
Küçük erkek kardeşim benden daha uzundur.
Kendinden genç bir adama âşık oldu.
Mary daha genç bir adamla çıkıyordu.
Tom kendinden çok daha genç bir kadınla evlendi.
- Küçük erkek kardeşim televizyon izliyor.
- Benim küçük erkek kardeşim TV izliyor.
Sadece kardeşi Makbule, 1956 yılına kadar yaşadı.
Biz onu küçük kız kardeşinden ayırt edemeyiz.
Küçük kız kardeşim şimdi kitapları iyi okuyabiliyor.
Küçük kız kardeşim ünlüdür.
John benim küçük erkek kardeşim.
Lucy'nin annesi, ona küçük kız kardeşine bakmasını söyledi.
Küçük kız kardeşin nasıl?
Küçük erkek kardeşim televizyon izliyor.
Tom Mary'nin küçük kız kardeşi ile nişanlıdır.