Translation of "Apen" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Apen" in a sentence and their turkish translations:

Apen apen apen na.

Maymunlar maymunları taklit eder.

Apen.

Maymunlar.

Apen zijn intelligent.

Maymunlar akıllıdır.

Hier zijn apen heilig.

Buralarda maymunlar kutsal sayılıyor.

Apen klimmen in bomen.

Maymunlar ağaçlara tırmanırlar.

De apen vlooien elkaar.

Maymunlar birbirlerini temizliyorlar.

Apen zijn gek op bananen.

Maymunlar muz düşkünüdür.

Wat zijn dat voor apen?

Onlar ne tür maymunlar?

We zien hier vaak apen.

Buralarda maymunları sık sık görüyoruz.

De mens stamt af van apen.

İnsanlar maymunların soyundan gelmektedir.

Deze grote apen slapen meestal in bladernesten.

Genelde bu büyük maymunlar yapraklardan oluşan yuvalarında uyur.

De kleine apen doen de groten na.

Ağaca çıkan keçinin, dala bakan oğlağı olur.

Infraroodlicht, onzichtbaar voor de apen, onthult hun toplocatie.

Maymunların algılamadığı kızılötesi ışık tünedikleri yerleri ortaya çıkarıyor.

De chimpansees en de bavianen en de apen,

Şempanzeler, babunlar ve maymunlar

Deze golflengten zijn niet zichtbaar voor mensen en apen.

Bunlar, insan ve maymunların görebildiği aralığın ötesindeki dalga boylarıdır.

Maar zoals alle jonge apen heeft hij nog veel te leren.

Ama çoğu genç maymun gibi daha öğreneceği çok şey var.

Rond deze tijd zijn de meeste java-apen diep in slaap.

Normalde çoğu uzun kuyruklu makak bu saatte çoktan uyumuş olur.

Van de vele soorten apen in Zuid-Amerika... ...opereert alleen het uilaapje in het donker.

Güney Amerika'daki birçok maymun arasından... ...sadece gece maymunları geceleri harekete geçer.

Plotseling begint een van de laatst overgebleven grote apen in Azië... ...takken naar Scourfield en zijn gids te gooien.

Asya'nın hayatta kalan birkaç büyük maymunundan biri, birden Scourfield ve rehberine dal fırlatmaya başladı.