Examples of using "Klimmen" in a sentence and their turkish translations:
Tırmanmaya devam et.
Emily tırmanmaktan nefret eder.
Maymunlar ağaçlara tırmanırlar.
Çitalar ağaçlara tırmanamazlar.
Ayılar ağaçlara tırmanabilir.
Tamam, şu kanyon yarığına inelim.
Bu bölgede yaşayan Sherpa'lar dağcılıkla uğraşmaya devam ediyorlar...
Alp'lerde tırmanmaya gittim.
Tamam, halata tırmanmayı deneyeceğiz.
Ne düşünüyorsunuz? Zincire mi tırmanalım?
Ama en büyük abi kendi başına tırmanabiliyor.
Ayılar ağaca tırmanabilir.
halat olmadan serbest şekilde mi aşağı inelim?
Bir maymun için ağaca tırmanmak kolay bir şeydir.
Ağaca mı tırmanayım, çevrede ipucu mu arayayım?
Yukarı çıkıp bu su tankına mı girelim? Yoksa bu hurda yığınına mı?
Büyük bir metal kapı buldum, tırmanıp atlamaya çalıştım,
Ama bu denli yüksek bir ağaca tırmanmayı denemek çok tehlikeli olabilir.
İyi tırmanış için bacaklarınızı kullanmalı ve kollarınızla da dengeyi ayarlamalısınız.
Bir fırtına sırasında dağlara tırmanmak tehlikelidir.
Ama deneyimlerime göre biliyorum ki serbest inişte çok dikkatli olmalıyım.
Geri tırmanmanın, o kadar da kolay olacağını sanmıyorum.
Küme, gün batımında ağaçlara tırmanarak zemindeki avcılardan kaçınıyor.
Halatla dümdüz bir şekilde mi inelim, halat olmadan serbest şekilde mi aşağı inelim?