Translation of "‫يحمي" in Turkish

0.002 sec.

Examples of using "‫يحمي" in a sentence and their turkish translations:

القانون لا يحمي المغفلين.

Kanun aptalları korumaz.

أم أن العالم يحمي نفسه؟

yoksa dünya kendini mi korudu?

كان بإمكان سامي أن يحمي ليلى.

Sami, Leyla'yı koruyabilirdi.

ارتدى سامي ملابس غليظة كي يحمي نفسه من البرد.

Sami kendini soğuktan korumak için kalın kıyafetler giymişti.

‫في هذا النوع من التدلي بالحبل ‬ ‫تريد أن يكون لديك شيء‬ ‫يحمي الحبل من الصخور الحادة.‬

Bu tür inişlerde halatı sivri kayalıklardan koruyacak bir şey yapmak istersiniz.