Translation of "ملابس" in Turkish

0.007 sec.

Examples of using "ملابس" in a sentence and their turkish translations:

ونرتدي ملابس عجيبة أيضاً.

ve üzerimize ilginç kostümler giyeriz.

ملابس توم موضة قديمة.

Tom'un giysilerinin modası geçmiş.

استدى سامي ملابس زوجته.

Sami karısının kıyafetlerini giymişti.

رأى سامي ملابس ليلى هناك.

Sami orada Leyla'nın elbiselerini gördü.

توم عادةً يشتري ملابس باهظة الثمن.

Tom genellikle pahalı giysiler alır.

وتمت مصادرة اكثر من مليوني قطعة ملابس،

ve iki milyondan fazla sahte tekstil ürünü ele geçirildi

لم يكن لدى سامي ملابس في خزانته.

Sami'nin gardırobunda elbise yoktu.

نتذكر جميعًا خزانة ملابس Fuat على أي حال

gardrop Fuat'ı hepimiz hatırlarız her halde

ارتدى فلاد ملابس عسكرية عثمانية رفيعة المستوى عند قدومه

Karlı bir günde yüksek kademeli Osmanlı subayı olarak giyinmiş olan Vlad

ارتدى سامي ملابس غليظة كي يحمي نفسه من البرد.

Sami kendini soğuktan korumak için kalın kıyafetler giymişti.

عندما عثر عليك Philip ، كنت متشردًا عاجزًا يرتدي ملابس جلدية

Philip seni bulduğunda, saklanmış çaresiz serseriydin