Translation of "‫محددة" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "‫محددة" in a sentence and their turkish translations:

هي غير محددة.

sınırsız olasılık var.

مصائرنا بأيدينا، وليست محددة مسبقًا.

Kaderlerimiz önceden belirlenmedi, bizim ellerimizde.

‫محددة مصدر الصوت‬ ‫بدقة متناهية.‬

Sesin geldiği noktayı... ...ölümcül tutarlılıkla belirler.

أعمل مستقلًا على فكرة محددة

Ben karbondioksiti havadan temizleyecek şekilde

‫محددة وقت غاراتها الليلية بشكل مثالي.‬

Gece yarısı baskınlarını mükemmel zamanlıyorlar.

بلد لو متخصص في حرفة ريفية محددة

Luo'nun memleketi de çok özel bir zanaatte ustalaşmıştı.

لا يقتصر الإبداع على مجموعة محددة من الأشخاص.

Yaratıcılık belirli bir grup insana ait değildir.

‫قرون الاستشعار محددة الوجهة‬ ‫شديدة الحساسية لأقل حركة.‬

Aşırı hassas antenleri en ufak hareketi algılamaya ayarlı.

ويمكنني التحدث عن ارتباطات الألوان، وكيف نربط ألوان محددة بأشياء،

Renk ilişkilendirilmelerinden bahsedebilirim; kültürden kültüre,

أثناء هذه المقابلات كانت هناك موضوعات محددة تطفو على السطح باستمرار.

Bu toplantılar boyunca özel bir tema sürekli mevzu bahis oldu.

القيصر الروسي نيكولاس الثاني، يشعر الشرف محددة للدفاع عن صربيا، وهي دولة السلاف زملائه، و

Rus Çarı, II. Nicholas, kardeş bir Slav devleti olan Sırbistan'ı korumayı bir onur meselesi olarak gördü ve