Translation of "فكرة" in Turkish

0.009 sec.

Examples of using "فكرة" in a sentence and their turkish translations:

فكرة سيئة.

Kötü bir fikir.

عندي فكرة.

Bir fikrim var.

رأسنا فكرة نملكها و قناعتنا فكرة تملكنا.

Bizim görüşümüz sahip olduğumuz bir fikirdir; inancımız bize sahip olan bir fikirdir.

فيقولون "هذه فكرة رائعة" أو "هذه فكرة شنيعة."

''Harika bir fikir.'' ya da ''Berbat bir fikir.''

- خطر له فكرة جيدة.
- خطر بباله فكرة جيدة.

Onun aklına iyi bir fikir geldi.

ولذلك أتتني فكرة:

Böylece aklıma bir şey geldi:

تلك فكرة مربكة.

Bu rahatsız edici bir düşünce.

هذه فكرة مهمة.

Gerçekten önemli bir kavram.

فخطرت ببالي فكرة:

Aklıma bir fikir geldi:

فكرة تنظيم الأشياء

Nesneleri düzenlerken

هذهِ فكرة رائعة.

O parlak bir fikir.

هذه فكرة جيدة!

İyi bir fikir!

لديَ فكرة أفضل.

Daha iyi bir fikrim var.

إنها فكرة جيدة.

- O harika bir fikir.
- Harika bir fikir.

كانت فكرة بشعة.

O berbat bir fikirdi.

لا فكرة لدي

- Beni aşar.
- Aklım ermez.

كانت أول فكرة

Benim ilk düşüncem ise;

تلك فكرة جيدة.

Bu iyi bir fikir.

لا أملك أدنى فكرة.

Hiçbir fikrim yok.

وهكذا ولدت فكرة مشروعي،

Projemin fikri işte böyle ortaya çıktı.

خطر لي فكرة جيدة.

Aklıma harika bir fikir geldi.

دمج فكرتين في فكرة.

O, iki fikri teke dönüştürdü.

لا ُثعطني أي فكرة.

Bana herhangi bir fikir vermeyin.

فكرة مَن كانت هذه؟

O kimin fikriydi?

لدي فكرة جيدة أخرى.

Benim başka iyi bir fikrim var.

ظننت أنّها فكرة رائعة.

Bunun harika bir fikir olduğunu düşündüm.

وبالنسبة لي، هذه فكرة جميلة،

Bana kalırsa, bu çok güzel

أعلم أنها فكرة مرعبة وصادمة.

Biliyorum, şok edici, kötü bir fikir.

‫ربما لا تكون فكرة سيئة.‬

Bu muhtemelen kötü bir fikir değil.

لأعطيكم فكرة عما يعنيه ذلك:

Bunun ne anlama geldiğini söyleyeyim:

ولكن الجمال ليس فكرة خرقاء.

Ama güzellik önemsiz bir şey değildir.

لآخرين، فكرة التقدم غير مهمة.

Diğerleri için ilerleme fikri onları ürpertiyor.

وُلدت فكرة "صندوق برونكس للحرية."

Bronx Freedom Fonu fikri doğdu.

إنّها فكرة رائعة، أليس كذلك؟

Bu gerçekten dâhice bir fikir.

أعمل مستقلًا على فكرة محددة

Ben karbondioksiti havadan temizleyecek şekilde

يا لها من فكرة حلوة!

Ne güzel bir fikir.

أيمكنك أن تقترح فكرة أفضل؟

Daha iyi bir fikir önerebilir misin?

لم تعجبني فكرة الbucket-list

Ama yapılacaklar listesi fikrinden hoşlanmadım;

ولم يكن لدي حينها أدنى فكرة.

ve bunu hiç bilmiyordum.

وهنا تأتي فكرة آثار المستوى الثاني،

Ve sonra da ikinci derece etkiler var,

‫خطرت لي فكرة بهذا الخصوص. هيا.‬

Bunun için iyi bir fikrim var. Hadi.

يعطينا فكرة عمّا يحدث أسفل السطح.

yüzey altında neler olduğu hakkında bir fikir verir.

خبير آخر ادعى أنها فكرة جيدة

iyi olacağını iddia eden bir uzman vardı.

هو ناتج المجهودات البشرية تحكمها فكرة

İlerleme, bik fikrin yön verdiği insan çabalarının sonucu,

تعرفت على فكرة مختلفة عن الحياة.

Yaşamın farklı bir fikri ile buluştum.

"مهلًا، لديها فكرة رائعة، دعونا نستمع".

"Hey, harika bir fikri var, hadi dinleyelim."

ثم كان لديهم فكرة جديدة أخرى:

Sonra yeni bir fikir daha öne sürdüler:

- لا أعرف‏.‏‏
- ليس لدي أي فكرة.

Hiçbir fikrim yok.

وعلى فكرة، يمكنك مناداتي بِ‍”توم“.

- Bu arada bana Tom diyebilirsin.
- Bu arada beni Tom diye çağırabilirsin.

كانوا يعرونني الإهتمام عندم أطرح أي فكرة.

Bir fikir paylaştığımda beni ciddiye aldılar.

لكني لا أملك أي فكرة من هو.

Fakat benim, bilhassa, kim olduğu hakkında hiçbir fikrim yok.

لكنّني لم أملك أية فكرة عن ماهيته.

Fakat bunun ne hakkında olduğunu bilmiyordum.

اقترح عضو الكونغرس من ولاية تينيسي فكرة.

Tennessee'den bir meclis üyesi bir fikir sundu.

هل لديك أدنى فكرة عمّا يهتمون لأمره؟

Neye önem veriyorlar, fikriniz var mı?

التي تؤيّد فكرة أنّ للجمال قالب محدد.

güzelliğin doğrusal olduğu fikriyle desteklenmesinden anlıyorum.

لكن ليس بسبب فكرة أنهم متفوقون بالفطرة.

ama doğuştan daha üstün oldukları düşüncesinden dolayı değil.

كانت لدي فكرة لأعبر بها عن حقيقتي،

Gerçeği anlatmak.

والمجتمع المتغير يعكس تغير فكرة الهوية الشخصية

Buna göre, değişen toplumda değişmiş bir kişisel kimlik

تعتبر فكرة الموافقة مرتبطة بشكل قوي بالجنس،

rıza düşüncesi seksle oldukça bağlantılı

لن يكون لديك أي فكرة عن تكلفتها.

veya sonra ne kadar tutacağını bilmiyorsunuz.

فكرة التقدم هي ما يرعب الطبقة الثرثارة.

Sürekli tartışma yaratan bu grubun asıl derdi ilerleme fikrinin kendisi.

فكرة نربطها مع التنوبر في القرن 18

18. yüzyıl Aydınlanma Çağı ile kendimizi ilişkilendirdiğimiz bir fikir,

ويأخذ، مرةً أخرى، فكرة التقليل وإعادة الاستخدام،

Ve bu, tekrardan, aza indirgeme ve yeniden kullanma fikrini

بناء على فكرة النسوية والدفاع عن حضارتها

Medeni olduğunu savunup feminizm düşüncesine dayanarak

الآن يمكن أن تحدث فكرة في عقلك

şimdi şöyle bir düşünce de oluşabilir kafanızda

مع فكرة أننا سنولد دائمًا من الغرب

biz hep batıdan doğacak düşüncesiyle

أعتقد أن فكرة "إي بلوريبس أونوم" عالمية.

Bence ''e pluribus unum'' evrensel.

فكرة جيدة أن نلعب الشوقي بعد الغداء.

Akşam yemeğinden sonra şogi oynamak bizim için iyi bir düşünce.

ليست لدي أدنى فكرة عن مكان إقامتها.

Onun nerede yaşadığı hakkında fikrim yok.

ليس لدي أي فكرة عما يجب عمله

Ne yapmam gerektiği hakkında hiçbir fikrim tok.

حسناً .. لنفعل ذلك اذاً انها فكرة رائعة

SJ: Tamam, hadi yapalım, harika bir fikir.

هل لديك فكرة عن مدى إحراجك لي؟

Beni ne kadar utandırdığını biliyor musun?

فكرة عمل شيء بشكل سيء تُحررك لتبدأ بالعمل.

Kötü yapmak, harekete geçmenizi sağlar.

أنا أعطي فرصة لأصحاب المال للاستثمار في فكرة

Dünyayı daha iyi bir hale getirecek bir fikre

لقد اعتقدت اعتقادًا قويًا أنّ تلك فكرة مستقبلية،

Gerçekten etkileyici, fütüristik bir fikir olduğunu sanmıştım

‫عادة ما تكون فكرة طيبة أن تعلّّم مسارك.‬

Çoğu zaman geldiğiniz yolu işaretlemek de iyi bir fikirdir.

لكن ليس لدي أي فكرة عن مبادئ الأمر.

ama içeride ne olup bitiyor hiçbir fikrim yok.

فكرة أن كل واحد منا يتحكم في مصيره

"Kaderimizi kendimiz yönetebiliriz." düşüncesi

أو تقبّل فكرة الاكتفاء بحلّ لا بأس به.

veya gayet iyi bir sonucu kabullenmeye razı olmayı değil.

"عليك نقل 32 فكرة (Meme) إلى أختك حالًا".

''Kızkardeşine Hemen Göndermen Gereken 32 Meme'' --

حدثنا قليلا عن فكرة وضع الجير في المحيطات.

Okyanusa kireç koyma fikrini biraz açabilir misin?

طرح فكرة أن الوقت يختلف من شخص لآخر

Zamanın herkes için farklı olduğu fikrini ortaya koydu

هذا النوع من الإشراف البيئي ليس فكرة متطرفة.

Bu tür bir toprak yönetimi köklü bir fikir değildir.

أعتقد أن فكرة وجوب القيام بما هو قيِّم

Bence değerli olan şeye odaklanmamız gerektiği fikri,

يحاول أن يعمل على فكرة كيف أن المعرفة محتواة.

bilginin nasıl bulunduğu konusundaki bu düşünceyi anlamaya çalışmaktır.

فكرة أن الموسيقى ربما لم تعد جزءًا من حياتي

müziğin artık hayatımın bir parçası olmayacağı fikri

‫كانت فكرة سيئة.‬ ‫القطن لا يشتعل جيداً لفترة طويلة.‬

Tamam, bu kötü bir fikirdi. Pamuk çok uzun süre iyi yanmıyor.

أدركت أنني ليس لدي أي فكرة عن خوض الحياة.

nasıl yaşayacağım hakkında hiçbir fikrim olmadığını fark ettim.

كان بعض العلماء يريدون رفض فكرة الاصطدام العملاق بأكملها.

dev çarpışma fikrini tamamen reddetmek isteyen bilim insanları vardı.

"بيبي موخيكا" هو من خطرت له فكرة "بلان خونتوس".

Plan Juntos fikri Pepe Mujica'ya ait.

واتضح، بأنني لاأملك أدنى فكرة عن غرف الصدي التقنية.

Anlaşılan, dijital eko halkaları hakkında hiç fikrim yoktu

فكرة المتعة التي بالاوساط الشيعية وتحديداً ايران وهو ما

Mısır toplumunun istikrarını tehdit ediyor , ancak en büyük korku, geçici evliliğin

هل لديك اي فكرة عن من يستطيع فعل هذا؟

Bunu kimin yapacağı konusunda herhangi bir fikrin var mı?

ليس لديه أي فكرة عن مدى أهمية هذا الاجتماع.

Onun, bu toplantının ne kadar önemli olduğu hakkında bir fikri yok.

هل لديك أدنی فكرة عن سبب كره "توم" لي ؟

Tom'un benden neden hoşlanmadığına dair bir fikrin var mı?

على الرغم من فكرة أنهم يتحدثون من الاطار الخارجي للثقافة.

konuşmalarına rağmen muhabirlerce tartışılır.