Examples of using "يقطن" in a sentence and their turkish translations:
- Fadıl, Sadık caddesinde yaşıyordu.
- Fadıl, Sadık caddesinde oturuyordu.
Fadıl, Kahire yakınlarındaki bir sitede yaşıyordu.
Sami bu küçük evde anne ve babasıyla birlikte yaşıyordu.
Sami, Bekir Caddesi'ndeki bir evde yaşıyordu.
Orada kimse yaşamıyor.
Fadıl burada yaşıyordu.
Fadıl, Leyla ile aynı mahallede yaşıyordu.