Translation of "يدها" in Turkish

0.009 sec.

Examples of using "يدها" in a sentence and their turkish translations:

وبلمسة يدها الصغيرة،

ve bu küçük el dokunuşuyla

فقدت حقيبة يدها.

O elçantasını kaybetti.

كانت يدها ومعدتها تؤلماها بشدة

Kolları ve karnı kötü yaralanmıştı.

إنها تمسك وردة في يدها.

Onun elinde bir gülü vardı.

بعد أن جرحت يدها بزجاج مكسور

Kırık bir cam parçasıyla kolunu kestikten sonra

تنتظر صديقاتها، متسائلة أين حقيبة يدها.

arkadaşlarını ararken çantasını bulamıyor

- إنها تمسك شيئاً.
- في يدها شيء ما.

Onun elinde bir şeyi var.

كنت سعيدة جداً عندما استخدمت ( فيونا ) يدها اليمنى

Bense Fiona sağ elini kullanmaya başladığında gerçekten mutluydum,

جاءت إلى الطابق السافيّ مع رسالة في يدها.

Elinde bir mektupla merdivenlerden aşağı indi.

و تلك الأم مدت يدها لتمسك يد تلك الممرضة،

ve anne, hep birlikte rahat bir nefes alabilmek için