Examples of using "وردة" in a sentence and their turkish translations:
İşte sarı bir gül.
Onun elinde bir gülü vardı.
İskoçya'nın marşına "İskoçya Çiçeği" denir.
o rengi nasıl algılayacağını ve renge karşı tepkisini bariz bir şekilde etkiler.