Examples of using "مباشر" in a sentence and their turkish translations:
Doğrudan ve ya dolaylı olarak ne fark eder ki?
insanların yarasalarla doğrudan bir bağlantısı yoktur
deneyi de web sitemizden canlı yayınladık.
Bu yüzden nasıl hissettiğiniz nasıl davranacağınızı direkt etkiliyor.
Yani bizim kamera sistemimiz aslında bunu doğrudan görüyor.
bu patlama 2 bin kilometre kare alanı doğrudan etkiledi
Mumbai gibi kent ormanlarındaki başıboş köpek, kedi ve tavukların, yani kolay lokmaların peşinde.