Examples of using "قارب" in a sentence and their turkish translations:
Sami'nin küçük bir sandalı vardı.
bir gider tesisi ve balık pazarı arasında Doğu Gölü'nde yüzen
yüzen bir duba hapishanemiz var
ya da muhteşem manzaralı bir teknedeki restoran gibi fikirlerdir.
Su beş dakika içinde kaynamaya başlayacak.
Birkaç yıl önce, Pasifik'te San Francisco'dan Hawaii'ye