Examples of using "عصير" in a sentence and their turkish translations:
meyvenin genellikle suyunu emer
Meyve suyu istiyor musun?
Portakal suyu satarız.
- Bu portakal suyunu içtin mi?
- Bu portakal suyunu sen mi içtin?
Çocuklar meyve suyu içmekten hoşlanırlar.
koca bir bardak kereviz suyu içiyorum
ve bir limonataya atın.
Ben bütün gün limon suyu arıyorum.
Bu kesinlikle yaşamımda içtiğim en lezzetli meyve suyu.
akşam yemeğinde, cazda, kokteyllerde veya sohbetlerde değildir.