Translation of "الفاكهة" in Turkish

0.021 sec.

Examples of using "الفاكهة" in a sentence and their turkish translations:

أخذ هذه الفاكهة

Bu meyveyi al.

عادة يمتص عصير الفاكهة

meyvenin genellikle suyunu emer

هم يزرعون الفاكهة هنا.

Onlar burada meyve yetiştiriyorlar.

وظهور الفاكهة دليل على تحولها

Meyve, onun bu dönüşümünün kanıtıdır.

يجب أن تأكل المزيد من الفاكهة.

Daha fazla meyve yemelisiniz.

يقدم من الفاكهة التي يجدها في الطبيعة

doğada bulduğu meyvelerden sağlar

النوع الثاني هو الخفافيش ذات الأجسام الكبيرة وتغذية الفاكهة.

ikinci tür ise büyük gövdeli ve meyve ile beslenen yarasalar

‫لذا يبدو أن الدب يأكل الكثير من الجوز،‬ ‫والكثير من الفاكهة،‬

Bu ayı, bol miktarda fıstık ve meyve tüketiyor olmalı

بهذه الطريقة ، يمكن أن نواجه العديد من أنواع الفاكهة في الغابات.

bu sayede ormanlarda bir sürü çeşit meyve ile karşılaşabiliriz

- لا يُكثِرُ أبي من أكل الفاكهة.
- أبي لا يأكل الكثير من الفواكه

Babam çok meyve yemez.

‫تستخدم حيوانات كثيرة تمييزها للألوان‬ ‫للعثور على الفاكهة.‬ ‫حان الوقت لوجبة أخيرة قبل أن تصعب الرؤية.‬

Pek çok hayvan meyve bulmak için renkli görüşten faydalanır. Görmek iyice zorlaşmadan önce son kez yemek gerek.