Translation of "عرف" in Turkish

0.007 sec.

Examples of using "عرف" in a sentence and their turkish translations:

من عرف نفسه فقد عرف ربه.

- Benliğini tanıyan, yaratıcısını tanır.
- Nefsini bilen Rabb'ini bilir.

لقد عرف عنها.

O zaten onun hakkında biliyordu.

عرف القدماء المصريون الرقم بي

eski mısırlılar pi sayısını biliyordu

- سيقتلني توم إن عرف أنّي قلتُ لكَ هذا.
- سيقتلني توم إن عرف أنّي قلتُ لكِ هذا.

Eğer Tom bunu sana benim söylediğimi duyarsa, beni öldürür.

عرف كلا القائدين مكان وجود بعضهما البعض

Artık iki general de birbirlerinin nerde olduğunu biliyordu.

- سيغضب توم كثيرًا إن عرف أنّي قلتُ لكِ هذا.
- سيغضب توم كثيرًا إن عرف أنّي قلتُ لكَ هذا.

Tom sana bunu söylediğimi öğrenirse, çok kızar.

عرف نابليون قيمة ناي في المعركة ، وأن الجيش كان يعشقه ...

Napolyon, Ney'in savaştaki değerini biliyordu ve ordunun ona taptığını ...

عرف حنبعل أنه تعرض للتطويق وأنه بمجرد أن تتضاءل إمداداته، سيضطر إلى

Hannibal etrafının çevrildiğini biliyordu ve erzakı azalacak olursa süvarilerinin kullanışsız olacağı...

ولكن مع انتهاء الصيف وعدم ظهور العدو في أي مكان، عرف سيغيسموند أنه سيكون

Ancak yazın sonuna gelindiğinde ve düşman hiçbir yerde görünmediğinden Sigismund, .

قد تتلقى مؤسسة آبا شيربا المزيد من الدعم إذا عرف الناس المزيد عن مدينتنا

İnsanlar, yaşadığımız yer, sorunlarımız ve çabalarımız hakkında daha fazla bilgi edindikçe...

‫رضيع، لم يمر على ولادته إلا بضعة أسابيع...‬ ‫عرف أخيرًا أشكال مصدر الأصوات‬ ‫التي سمعها في الأدغال.‬

Sadece birkaç haftalık bir bebek bu. Ağaçların arasından duyduğu sesler sonunda gözünde somutlaşıyor.