Examples of using "طبيب" in a sentence and their turkish translations:
O, benim bir doktor olduğumu düşündü.
- Ben bir doktorum.
- Ben doktorum.
- O bir doktor.
- O bir doktordur.
Sami bir doktordur.
O, benim bir doktor olduğumu düşündü.
Benim bir amcam bir doktordur.
Onun babası doktor mu?
Senin baban doktor mu?
O, bir doktor gibi davrandı.
Bizim en iyi arkadaşımız bir doktordur.
Bir doktor buldun mu?
Sami doktor numarası yapıyordu.
Jim, bir avukat değil. O bir doktor.
Ben bir beyin cerrahıyım
Babam doktor.
köyde doktor eksikliğini anlatan
Henüz bir doktor bulmadım.
- Jim bir avukat değil fakat bir doktordur.
- Jim, bir avukat değil, ama bir doktordur.
ve Médicos por la Salud öncülerinden biri.
köydeki insanların aslında doktora ne kadar muhtaç olduğu
Ünlü nörolog Dr. Viktor Frankl şöyle diyor,
Sami sadece bir doktor değil, bir cerrahtır.
Bir doktor derhal onun sol kolunu kesip çıkardı ve ağır kanamayı durdurdu.
ve bütün çocukları hayatlarında ilk defa diş hekimine götürdüm.
Bir polis, doktor veya devlet memuru
Richard'ın anne babası sağlıkçıydı, bir anestezist ve bir hemşire
Derhal aile doktorunla görüşmeye gitmelisin.