Examples of using "صدفة" in a sentence and their turkish translations:
astronomik bir rastlantı gibi görünüyordu
Bu yalnızca bir tesadüf değil.
Yapay zekâ güzel bir tesadüf.
eğerki tesadüf ise zaten ortada bir problem yok
Evvelsi gün tesadüfen trende ona rastladım.
Tabi bunların hepsi bir rastlantı da olabilir
belki 100 tane kabuk ve taşı toplamış, kollarını da savunmasız kafasının üzerine doğru katlıyor.
Her kolunun dibinde, sert kabukları aşabilecek bir delici var.
Artık miğfer salyangozlarının deniz kestanesine, ahtapotun da salyangozlara olan bağlantısını biliyorum.