Examples of using "مئة" in a sentence and their turkish translations:
yüzde yüz başarılı olsalar dahi,
Yüz, benim en sevdiğim sayıdır.
Yanında sadece 100 yeni vardı.
Yüze kadar sayabilirim.
çocukların üçte biri 50. doğum günlerini göremiyordu.
veya Güneş'in kütlesinin 100 katı büyüklüğünde olabilir.
Mary'nin yüz çiftten fazla ayakkabısı var.
Bunu en az yüz kere yaptım, sanırım.
O, o işte ayda beş yüz dolardan daha fazla kazanır.
Günde 100 avro kazanırım.
Japonya'nın nüfusu yaklaşık 120 milyondur.
Nihayetinde, yaklaşık 100 gün sonra, kol tamamen yeniden büyümüştü.
belki 100 tane kabuk ve taşı toplamış, kollarını da savunmasız kafasının üzerine doğru katlıyor.
bu , Guinness Rekorlar Kitabına giren kırıcıdır
O çocuk sadece dört yaşında fakat şimdiden yüze kadar sayabiliyor.
O, bir yüz dolarlık banknottu.