Translation of "مئة" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "مئة" in a sentence and their turkish translations:

ناجحة بنسبة مئة بالمائة،

yüzde yüz başarılı olsalar dahi,

مئة هو رقمي المفضل.

Yüz, benim en sevdiğim sayıdır.

كان معه مئة ين فقط.

Yanında sadece 100 yeni vardı.

أستطيع ان أعدد إلى مئة.

Yüze kadar sayabilirim.

قبل أن ينخفض هذا المعدل مئة مرة.

çocukların üçte biri 50. doğum günlerini göremiyordu.

أو قد يكون بكبر مئة كتلة للشمس.

veya Güneş'in kütlesinin 100 katı büyüklüğünde olabilir.

لِماري أكثر من مئة زوجٍ من الأحذية.

Mary'nin yüz çiftten fazla ayakkabısı var.

اظن انني فعلت هذا على الأقل مئة مرة

Bunu en az yüz kere yaptım, sanırım.

يربح أكثر من خمس مئة دولار شهريا بهذا العمل.

O, o işte ayda beş yüz dolardan daha fazla kazanır.

- أجني مئة يورو في اليوم.
- أَجْنِيْ مِئْةَ يُوْرَو فِيْ اليَوْم.

Günde 100 avro kazanırım.

يبلغ عدد سكان اليابان حوالي مئة و عشرون مليون نسمة.

Japonya'nın nüfusu yaklaşık 120 milyondur.

‫في النهاية، بعد نحو مئة يوم،‬ ‫نما الذراع ثانيةً بشكل كامل.‬

Nihayetinde, yaklaşık 100 gün sonra, kol tamamen yeniden büyümüştü.

‫تلتقط نحو مئة صدفة وحجر...‬ ‫ثم تطوي أذرعها فوق رأسها الضعيف.‬

belki 100 tane kabuk ve taşı toplamış, kollarını da savunmasız kafasının üzerine doğru katlıyor.

للميناء بتكلفةٍ فاقت الخمس مئة مليون يورو وهو الكاسر الذي دخل

bu , Guinness Rekorlar Kitabına giren kırıcıdır

بإمكان هذا الطفل أن يعد إلى مئة مع أنه ما زال لديه أربع سنوات.

O çocuk sadece dört yaşında fakat şimdiden yüze kadar sayabiliyor.

- إنها مئة دولار.
- إنها ورقة نقدية من فئة المئة دولار.
- إنها ورقة نقدية من فئة المائة دولار.

O, bir yüz dolarlık banknottu.