Translation of "أذرعها" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "أذرعها" in a sentence and their turkish translations:

‫وفجأةً، تمدّ...‬ ‫أذرعها نحو السطح هكذا.‬

Birdenbire, yüzeye doğru uzandı.

‫تبقي كل أذرعها الأخرى ملتصقة بالوكر‬ ‫مستخدمة الممصّات.‬

Diğer tüm kollarını yuvasına bağlı tutuyor, vantuzlarını ayırmıyordu.

‫وبعد ذلك،‬ ‫يتحرّك اثنان من أذرعها السفلية ببطء،‬

Sonra, alttaki kollardan iki tanesi yavaşça hareket ediyor.

‫يكمن في الواقع خارج عقلها،‬ ‫إذ يكمن في أذرعها.‬

aslında beyninin dışında, kollarında.

‫تلتقط نحو مئة صدفة وحجر...‬ ‫ثم تطوي أذرعها فوق رأسها الضعيف.‬

belki 100 tane kabuk ve taşı toplamış, kollarını da savunmasız kafasının üzerine doğru katlıyor.

‫إذ عادت أذرعها لا تمسك بشيء‬ ‫في حال إذا اضطرّت إلى التراجع.‬

Geri çekilmem gerekirse diye kolları bağlı tutmak yok.

‫وفي الدقيقة التالية،‬ ‫ضيّقت سمكة القرش الخناق على أحد أذرعها،‬ ‫وهي تنفّذ لفّة الموت المرعبة هذه.‬

Sonra bir baktım ki köpek balığı kollarından birini ısırmış, korkunç bir ölüm dönüşü yapıyor.